Editörler: Meral Sözen
Yazım Denetimi: Gülcan Altun, Canan Çam Yücel.
Web Sorumlusu: Can Deniz Balkaya, Ramazan Derin
İletişim Bilgileri
2019’un son sayısından merhaba sevgili okurlar.
Acısıyla tatlısıyla bir yılı daha hep birlikte geride bırakıyoruz. Eski yıla veda etmenin hüznü ve yeni bir yılı karşılamanın coşkusu EEEH Dergi ekibine de yansımış olacak ki, hem dönüp geçmişe baktığımız hem de geleceğe temennilerimizi bıraktığımız bir sayıyla karşınızdayız. Umuyoruz ki yeni sayımızı okuyunca sizler de aynı heyecanı duyacaksınız. Her bir yazının altında yer alan yorum bölümünden görüşlerinizi bizlerle paylaşabilirsiniz.
Önceki yıllarda olduğu gibi bu yılın Aralık sayısında da yazmadan edemediğimiz bir konu var: 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde yapılanlar. Bizler erişilebilirliğin bir hak olduğunu ısrarla vurgularken, engellilere sundukları hizmetlerle gösteriş yapanlar da var. Sevgi Mart bu ayki yazısında “Dostlar alışverişte görsün.” zihniyetiyle yapılan ve lütuf gibi sunulan erişilebilirlik düzenlemelerinden bahsediyor.
Erişilebilirlik konusuna haritaların erişilebilirliği ile devam ediyoruz. Canan Çam Yücel, Elif Nur Aybaş’la birlikte hazırladığı enfes bir röportajla, önceki sayıda tanıttığı projenin ikinci ayağı olan harita/kroki atölyesini bizlere tanıtıyor.
Harita demişken, konuk yazarımız Mustafa İşçier, Beyaz Baston ve Erişilebilirlik Festivali’nde incelediği dokunsal haritanın yapımında kullanılan kumaş parçalarından tarihin tozlu sayfalarına uzanan bir yolculuğa çıkarıyor bizleri.
Tarihteki farklı yaklaşımların sağlamcılıkla ilişkisini tartışırken, sağlamcı bakış açısının tarihteki yansımalarını es geçmek olmaz. BBC yapımı “Sakatlık: Yeni Bir Tarih” belgesel serisinin İlke Çeperli çevirisiyle okuyacağımız ikinci bölümünde, Ortaçağ Avrupa’sında sakatlığa bakış ve sakatlığın mucizevi biçimde iyileşebileceği inancı işleniyor.
Peki, sakatlığı tedavi etmek her durumda çözüm müdür? İnsanlar, kusur olarak görülen farklılıkları ortadan kaldırıldığında daha mutlu bir hayat mı sürerler? Engin Yılmaz, Mucize Doktor dizisinde işlenen bir tema üzerinden sağlamlığın mutluluk getirip getirmediğini sorguluyor.
Kişi, kendisiyle ilgili beğenmediği yönleri değiştirmek isteyebilir elbette. Ama istenmeyen davranış ve alışkanlıkları değiştirebilmek için önce bunların kaynağına inmek gerekir. Konuk yazarlarımızdan Berre Gümüş, dikkat eksikliği ve hiperaktiviteyle yaşama deneyimini anlattığı yazısında bunun gerekliliğini vurgularken, Habil Bozkurt ise görme engellilerde sıkça gözlemlenen istemsiz davranışların kaynağını anlamaya çalışıyor.
Berre’nin dediği gibi kendi sınırlarımızı çizip onu korumak, başkalarının da bu sınırlara saygı göstereceği anlamına gelir mi? Meral Sözen, Danimarkalı Kız filminden yola çıkarak, farklılıklarımızı yakın çevremize kabul ettirmenin ne kadar yıpratıcı olabileceği üzerinde duruyor. Filmi henüz izlemediyseniz, Meral’in yazısını okuduktan sonra kesin izlemek isteyeceksiniz!
Film incelemelerine bir Gülcan Altun klasiği olan betimleme değerlendirmesiyle devam ediyoruz. Gülcan bu ayki yazısında Seksenler dizisinin bu sezon yayınlanan bir bölümünün sesli betimlemeli versiyonunu değerlendiriyor ve sesli betimlemenin hiç de sanıldığı kadar kolay bir iş olmadığını bizlere gösteriyor.
Son olarak bu ayki festival izlenimleri köşemizde yine birbirinden değerli paylaşımlara yer veriyoruz. Siz de bu yılki Beyaz Baston ve Erişilebilirlik Festivali’ne katıldıysanız deneyiminizi bizimle paylaşarak bir sonraki festival köşemizde yerinizi alabilirsiniz.
2019 yılı için bizden bu kadar. Yeni yılda da size yepyeni içerikler hazırlamaya devam edeceğiz. 2020 yılının siz değerli okurlarımıza mutluluk getirmesi dileklerimizle, şimdiden iyi seneler!
Sesli Dinle