“Her yıl Ekim’de Boğaziçi’nde festival festival festival” sesleriyle başlayan Beyaz Baston Festivali, benim için hayatımda yaşadığım en farklı ve güzel deneyimlerden biriydi. Festivalin içeriği hakkında bilgim olsa da, festivale katılana kadar bu kadar güzel bir ortam oluşacağını düşünmemiştim. Festival hep çok eğlenceli geçti hem de birçok alanda bilgi sahibi olmamı sağladı.
Görme engellilerin tek başlarına oy kullanmalarına izin verilmediğini öğrendiğimde, çok şaşırdım. Tek başına oy kullanmak hepimizin en doğal hakkıyken, neden görme engellileri bu haklarından mahrum bırakıyoruz? Bunun gibi birçok soruyu sormamı sağlayan bir festivaldi. Bu düşüncelerin yanı sıra eğlendim de. Her stantta farklı konseptler vardı, her birinde farklı etkinlikler vardı. Örneğin Braille standında kendi adımı yazdım, bu benim için çok eğlenceli bir etkinlikti. Katılımcı sayısının fazlalığı da beni oldukça mutlu etti. Çünkü bir insanın bile bilinçlenmesi demek, bir başka insanı daha etkileyebileceği anlamına gelir. Aslında engelli bireylerin de bizim gibi yaşayabildiklerini , onlara engel olanın bizler olduğunu anladım. Biz her alanı erişilebilir kılarsak eğer, onlar da eşitçe ve özgürce yaşayabilecekler.
Ayrıca festival boyunca müzik keyfinin olması da, festivalin hep canlı kalmasını sağladı. Bazı anlar yorulup dinlenirken kulağımıza gelen müzik sesleri, enerjimizi toplamamızı sağladı. Şimdiye kadar katıldığım en güzel ve en faydalı etkinliklerden biriydi. Seneye Ekim ayını sabırsızlıkla bekliyorum.
***
Geçtiğimiz hafta Dünya Beyaz Baston Günü kapsamında okulumuzda gerçekleştirilen festivalde görev alanlardan biri de bendim. Festival öncesinde TRT spikerleri Levent Özçelik ve Ersin Düzen ile yapılan söyleşide karşılama görevlisiydim. Daha önce bu insanları simayen ve ses olarak anımsasam da, tanımıyordum. Bu söyleşide görme engelliler için ne kadar önemli olduklarını fark ettim. Görme engelliler her ne kadar bir diziyi, filmi izlerken duyarak olayları takip edebiliyor olsalar da, onlar için en önemli şeylerden biri olan betimlemeden faydalanamıyorlar çoğu zaman çünkü filmler, diziler onlar için bir alternatif üretmiyor. Bu spikerlerin bu kadar sevilmesinin ve önemli olmasının sebebiyse, maçları başarılı bir şekilde betimleyerek anlatıyor olmaları. Bu sayede görme engelliler de o maçı takip edebiliyorlar. Görme engellilerin bu anlamda yeni bir düzenlemeye ihtiyacı olduğu aklıma gelmeyecek bir konuydu. Üstelik en çok hoşuma giden şeyse söyleşinin gerçekten karşılıklı olmasıydı. Spikerler de zaten söyleşinin diğer gittikleri daha kalabalık söyleşilerden ne kadar farklı ve keyifli olduğundan bahsetti. Bunun sebebinin, her şeye sesli bir reaksiyon gösterilmesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Görme engelli olmayan kişiler genelde ufak bir tebessümle ve göz temasının yeterliliğine inanarak, tepki vermeyi unutuyorlar. Bu da o söyleşinin ya da dersin vs. sorumluluğunu tek tarafa yüklemiş, verimliliğini azaltmış oluyor.
Perşembe akşamı haricinde, cumartesi sabahı da sosyal medyayla ilgilendim. Bu sırada da yine benim bu etkinliğe katılmadan önce aklıma gelmeyecek bir çok ayrıntıyla karşılaştım. Görme engelliler için tasarlanmış satranç, tavla, Türkiye ve Dünya haritaları, masallar, rubik küpler dikkatimi çekti. Yine en önemli stantlardan biri, sağlık standıydı ve aslında bir görme engelli bir hastaneye gittiğinde, haber verilmeden, anlatılmadan yapılan müdahalelerin ne kadar gerginlik yaratıcı olabileceğini fark ettim. Aslında çok küçük ayrıntılara dikkat ederek herkesin hayatını kolaylaştırabileceğimizi öğrendim. Kimsenin yardımına ihtiyacı olmadan yaşamak herkesin hakkı ve bu hak görme engellilere de sunulmalı, sunulmak zorunda diye düşünüyorum.
***
Beyaz Baston Festivali, daha önce çalıştığım festivallerden çok başka bir organizasyondu. Genel olarak festivallerde konu kapsamında konuklar olur, çalışanlar olur, organize edenler olur. Fakat bunların hepsinin gönüllü insanlardan oluşması ve tek ortak amacın erişilebilir bir hayata adım adım ulaşma olması, bu festivali daha da önemli kılıyor. Benim ilgimi çeken stantlar Engelsiz Bisiklet, Evde Tamir ve Bilişim oldu. Özellikle Evde Tamir standını incelemek için uzun zamanım oldu, işini hakkıyla yapan insanlar ve onları öğrenmek için oldukça hevesli olan misafirler. Ben böyle bir organizasyona tekrardan katılmayı çok isterdim. Puan için başlayan bu farkındalık yolculuğum, bende bir şeylerin uyanmasına sebep oldu. Umarım herkese bu ruh bir gün ulaşır.
***
BU festival benim için çok güzel bir deneyim oldu. Böyle bir festivalde görev almaktan gerçekten gurur duydum. Festivalin hemen hemen her aşamasında görev aldım ve o kadar canlı, enerji dolu insanlarla tanıştım ki bugüne kadar üstlendiğim sorumluluklardan en güzeli ve en eğlencelisiydi diyebilirim. Sadece harcanan bunca emeğin ve bu denli güzel enerjinin olduğu festivalde okulumuz öğrencilerini görememiş olmak biraz üzdü beni. Şu an için aklıma pek bir şey gelmiyor, bu konuya çözüm sunmak adına ancak düşüncem şu ki okulumuz bünyesinde düzenlenen böylesine güzel bir etkinlik öğrenciler tarafından da desteklenirse, bu sene olduğundan çok daha büyük kitlelere hitap edecektir.