Sıcacık bir Mayıs ayından hepinize kucak dolusu sevgi ve selamlar.
Sağlamcıların en meşhur özelliklerinden biri de kendi cümle ve eylemleriyle çelişmeleri oluyor. Çoğu kez, yapamayacağımızı gösterdikleri bir şeyi yapabileceğimizi söylerken rastlıyoruz onlara. Sonra da dalga geçer gibi “Biz sana çok güveniyoruz. Sen de bize güven…” tarzında cümleler kurarak bize bunların farkında olmadığımızı sandıklarını gösteriyorlar.
Bir insan, kendiyle çelişmekten rahatsız olmalı. Çünkü bu gibi durumlar sonucunda insanların ona olan güveni kırılır. Görüyoruz ki, sağlamcıların böyle bir derdi de yok. Sonuçta en akıllılar onlar. Ne de olsa kimse onların kendileriyle çeliştiklerini anlayamaz. Üstelik çoğunluklar. Etraftakilerin çoğu da onlar gibi yani. Kimse onları yadırgamaz. Onlar da kişinin, “iyilik, şaka, sevdiğinden yapıyor, bilmiyordu” vb. bahanelerle ve saçmalıklarla maskelemeye çalıştığı sağlamcı eyleminin ve bahanesinin arkasında dururlar. Onlar da bunun doğru olduğunu düşünürler.
Beni telefonumu kullanırken görüp telefonumun kapalı olduğunu sanan bir kişiye telefonun kapalı olmadığını, ekran perdesini açık olarak kullandığım için ekranımın dışarıdan görülmediğini söyledim. Kendinden gayet emin bir tavırla, “Öyle yapma. Yanlış yerlere falan girersen kimse düzeltemez” dedi. Herkesin bazen yanlış yerlere girebileceğini, bunun bana özgü bir durum olmadığını, bu gibi durumları başka birine ihtiyaç duymadan düzeltebileceğimi söyledim. Hiçbir şey söylemedi.
Aynı insan, bir misafirlikte “Hepimizden iyi telefon kullanıyor” diyerek beni övme gereği duydu. Bu gereksiz bir övgüydü tabii. Bunu onlara anlatmaya çalıştım. Kendisiyle çelişen, benim bunun farkında olmadığımı sanan o insan ve onun gibi düşünen diğerleri, kendimi açıklama çabamı saygısızlık olarak değerlendirdiler.
Açıkçası daha kendi eylem ve cümlesini destekler nitelikte muamelelerde bile bulunamayıp kendi tezlerini çürüten insanların, eylem ve cümlelerimle ilgili düşüncelerini de pek dikkate alamıyorum. Zaten onlar bile kendi düşüncelerini en fazla bir sonraki sağlamcı muameleye kadar destekleyebiliyorlar ve bu iki muamelenin ortak iki özelliği, ikisinin de sağlamcı muameleler olması ve ikisinin de aynı insanın davranışı olması oluyor. Biri yergiyken biri övgü olabiliyor mesela.
Söylenecek çok söz, yazılacak çok yazı, okunacak çok şey var. Ben daha fazla içinizi karartıp sizleri meşgul etmeyeyim. Bir sonraki ay görüşmek dileğiyle.