Canan: Merhaba değerli EEEH Dergi okurları. Bugün “Danış” hizmeti hakkında konuşmak üzere WeWalk ekibinden Kürşat Ceylan ile bir aradayız. Hoş geldin Kürşat. Öncelikle şunu sorarak başlamak istiyorum. “Danış” nedir ve nasıl ortaya çıktı? Bu hizmeti hayata geçirmeye nasıl karar verdiniz?
Kürşat: Merhabalar Canan. “Danış” görme engelli kişilerin görsel bilgiye ihtiyaç duyduğu anda uzman asistanlara bağlanarak destek alabilecekleri yeni özelliğimiz. WeWalk ekibi olarak bizim amacımız, görme engellilerin sosyal hayata tam ve eşit katılımını sağlamak. Bunun için de sürekli çalışmaya devam ediyoruz ve kullanıcılarımızla olan etkileşimimiz de bize hep yeni fikirler veriyor. “Danış” da bu etkileşim sonucunda çıkan özelliklerden birisi. Kullanıcılarımız “Evet, WeWalk’la ben istediğim yere gidiyorum ama gittiğim yerde kapıyı bulmakta zorlanıyorum. Buna bir çözüm getirebilir misiniz?” diye bize talepte bulunmaya başladılar. Onun üzerine de “Danış” fikri ortaya çıktı ve bunu uzmanlar aracılığıyla, erişilebilirlik ve betimleme konusunda uzman asistanlarımız aracılığıyla bu hizmeti vermeye başladık.
Canan: Kullanıcılara ne gibi destekler sağlıyorsunuz, sağladığınız desteklerin kapsamı hakkında bilgi verebilir misin? Hangi saatler içinde hizmet sağlıyorsunuz?
Kürşat: Görme engelli kişi nerede görsel bilgiye ihtiyaç duyuyorsa orada “Danış” kullanılabiliyor. O sebeple de çok geniş bir hizmet alanımız bulunuyor. Örneğin eğitim materyallerini, belgelerini okutmak için de “Danış”a bağlanan kullanıcılarımız var. Bir AVM'de istediği mağazayı, istediği reyonu bulmak için bağlanan kullanıcılarımız da oluyor. Ya da bir şehri keşfederken sokakta birlikte yürüdüğümüz kullanıcılarımız da oluyor. Kısacası, nerede görsel bilgiye ihtiyaç varsa o an “Danış” aranabilir. Kahve makinesi alırken seçme konusunda bile yardım almak, işte fikir almak için “Danış”a bağlanan kullanıcımız oldu. O sebeple de lütfen hiç çekinmeyin. “Aa acaba bu hizmet için, bu soracağım soru için “Danış”a bağlanabilir miyim?” diye düşünmeyin. Bağlanın, hemen size yardımcı olalım. Her istediğiniz anda yanınızdayız.
Canan: “Danış” hizmeti kapsamında kimlerle çalışıyorsunuz? Çalışanlarınıza yönelik nasıl eğitimler veriyorsunuz ve bu eğitimleri kimler veriyor? Eğitim içeriklerinden biraz bahseder misin?
Kürşat: Eğitimlerimiz iki ana başlıktan oluşuyor. Birincisi teknik yeterlilik, bir diğeri hizmet yeterliliği. Teknik yeterlilik kısmında, asistanlarımızın kendilerine ait olan arayüzlerimizi çok iyi şekilde kullanabiliyor olmaları gerekiyor iyi bir hizmet verebilmeleri için. O sebeple de buradan başlıyoruz eğitimlerimize. Ardından da hizmet yeterliliği. Hizmet tarafında da iletişimden başlayarak görme engelli kişiye bir nesne nasıl betimlenir, bir adres nasıl anlatılır, yol tarifi nasıl verilir, buralara kadar çok ayrıntılı bir şekilde oluşturduğumuz bir eğitim programımız var. Madde madde, gün gün bu eğitimlerin üzerinden geçiyoruz. Ancak bunların da ötesinde, her farklı konumda, her farklı durumda görme engelli kişinin daha ayrıntılı desteğe ihtiyacı olabiliyor. Örneğin bir havalimanında, havalimanının her şeyini biliyor olmanız gerekiyor ki sizin, sadece kamera verisine dayalı bir şekilde destek vermeyin ve çok daha hızlı bir şekilde görme engelli kişiye yardımcı olun. Ya da bir AVM’de, ya da bir adrese gittiğinde, o adresteki girmesi gereken kapıyı bulma konusunda çok daha haritalara hakim olması gerekiyor. Bütün bunlar için de kapsamlı bir eğitimden geçmesi gerekiyor “Danış” asistanlarının. Bu eğitimler de aslında, birincisi zaten biliyorsunuz, evet ben görme engelliyim ama ekibimiz içerisinde de benim dışımda görme engelli arkadaşlar da var ve doğrudan yıllarca erişilebilirlik konusunda çalışmış kişiler. Gamze Sofuoğlu bunlardan birisi. İngiltere'de Jean Marc bunlardan birisi. Dolayısıyla, bu eğitimlerimizi derin tecrübeyle veriyoruz, oluşturuyoruz ve uluslararası bir seviyede de asistanlarımıza eğitimlerimizi tamamlıyoruz.
Canan: Bu hizmeti geliştirirken paydaş olduğunuz kişi ya da kurumlar var mı? Farklı kurum, uygulama ve araçlarla işbirliği yaparak hizmetin kapsamını geliştirmeyi düşünüyor musunuz?
Kürşat: Evet, “Danış” kurumsal işbirlikleriyle çeşitlenmeye, genişlemeye devam edecek. Bunun ilkini TAV havalimanlarıyla hayata geçirdik. Şu anda Ankara, İzmir, Antalya, Bodrum havalimanlarında “Danış”ı ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. Gerçekten de kapıdan uçağa kadar hiç kimseye bağımlı kalmadan bir havalimanı deneyimi yaşamak çok keyifli. Lütfen deneyin, siz de ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaksınız. Ama önümüzdeki günlerde daha farklı işbirlikleriyle hayatın her alanında çok farklı yenilikleri, özgürleşmeyi aslında, görme engellilerin hayatına getireceğiz. Bir diğer taraftan da hizmetin ötesinde teknolojik gelişmeye de sürekli bakıyoruz. Biliyorsunuzdur, WeWalk olarak özellikle İngiltere’de, Imperial College London’da bir ARGE işbirliğimiz bulunuyor ve bu kapsamda da görüntü işleme teknolojilerini nasıl görme engellilerin hayatına daha çok dahil edebiliriz, bunun üzerine çalışıyoruz. Dolayısıyla, aslında “Danış” hizmeti bir yandan görme engellilerin hayatını kolaylaştırırken diğer yandan da bizim ARGE çalışmalarımıza da bir altyapı sağlıyor. İnanıyoruz ki gelecek yıllarda görüntü işleme teknolojileri, yapay zeka çok daha fazla kullanılacak ve “Danış” da bunun öncülerinden birisi olacak.
Canan: Benzer uygulamalardan farkınız nedir?
Kürşat: Benzer uygulamalara baktığımızda, genelde gören gönüllülerle görme engellileri bir araya getirerek destek olma kurgusu olduğunu görüyoruz. “Danış” ise üç yönden bu uygulamalardan çok önemli şekilde ayrışıyor. Birincisi, “Danış”ı aradığınızda profesyoneller size destek oluyor. Eğitim, bu hizmetin verilmesinde çok önemli fark yaratan bir nokta. Çünkü bu hizmeti aradığınızda demek ki ihtiyacınız var, demek ki o an bir sorununuzun çözülmesi gerekiyor. Ama karşınızdaki kişi gönüllü olunca bir de siz o kişiyi eğitmekle uğraşıyorsunuz, ona zaman vermeniz gerekebiliyor. İkincisi ise, bu hizmeti alırken hemen birisine ulaşmak çok önemli. Ama gönüllülüğe dayalı sistemde, gerçekten de aradığınızda çağrınız cevaplanacak mı, buna her seferinde emin olamayabiliyorsunuz. Burada ise “Evet, bu profesyonel bir hizmet ve aradığımda “Danış” benim yanımda olacak.” Bunu bilmenin rahatlığı paha biçilemez. Üçüncüsü de gönüllü sistemler sadece kameraya dayalı iken bizde hem sizin daha önceki aramalarınızdan dolayı biz sizi tanımaya başlıyoruz ve nasıl destek almaktan hoşlandığınızı öğreniyoruz. Örneğin, kimi görme engelliler yol tarifi alırken saat yönünde tarif edilmesini sever, kimi görme engelliler ise “sağ-sol” diye tarif edilmesini sevebilir. Bunu bilmek gerçekten de kişinin aldığı hizmetin kalitesini çok arttırıyor. Ve aynı şekilde bunun dışında, konum verisi, harita üzerinde neredesiniz, aldığımız kamera verisiyle bulunduğunuz konumun harita verileri eşleşiyor mu, bütün bunları da görebiliyor olmak fark yaratan diğer bir nokta. Yani siz bir AVM’de, bir havalimanı içerisinde gitmek istediğiniz bir yer varsa ya işte “Biraz daha çevirin kameranızı, hadi biraz daha çevirin, etrafa bir bakalım” şeklinde bir yönlendirme değil. Evet kameranız açık oluyor ve gerçekten de oradan bilgi alıyoruz ama zaten asistanlarımız harita üzerinden hem sizin nerede olduğunuzu hem de gitmek istediğiniz yerin nerede olduğunu gördükleri için sizi çok daha bilinçli ve hızlı bir şekilde istediğiniz yere yönlendirebiliyorlar. Aslında ben bunu bir örnekle anlatmayı daha çok seviyorum. Gönüllü kişilerden destek alabilirsiniz, evet çok güzel. Bu biraz şeye benziyor. İşinize giderken, her gün işe giderken komşunuzdan sizi de bırakmasını, arabasıyla, rica etmek gibi. “Danış” ise profesyonel bir hizmet ve evinizin önünde her an bir arabanın olması gibi. Size ait, istediğiniz zaman, profesyonel bir şekilde onu kullanabilirsiniz. Engin Yılmaz’ın, Engin abinin çok güzel bir sözü var, “Doğru etkileşim insanı özgürleştirir” diye. Biz burada doğru etkileşim kurmaya çalışıyoruz ve bunun da görme engellilerin hayatında fark yarattığını “Danış” kullanıcılarıyla görüyoruz.
Canan: “Danış” hizmeti kapsamında gönüllü kişilerin destek vermesine olanak sağlamayı düşünüyor musunuz?
Kürşat: Şu an için böyle bir düşüncemiz yok çünkü profesyonel hizmetin getirdiği uzmanlığın, mahremiyetin ve her an ulaşılabilir olmanın, görme engellilerin hayatında bir fark yarattığına, katma değer sağladığına inanıyoruz.
Canan: Özellikle ülkemizde yaşayan farklı dil kullanan körler açısından bakıldığında ve kapsayıcı olması açısından düşünüldüğünde planlarınız arasında farklı dillerde hizmet sağlamak var mı?
Kürşat: Evet, var. Muhtemelen de ilk yabancı dilimiz de İngilizce olacak.
Canan: Uluslararası ölçekte var olmak, planlarınız arasında var mı ya da hali hazırda bu amaçla yürüttüğünüz çalışmalarınız var mı?
Kürşat: WeWalk olarak yaptığımız her geliştirmede, sunduğumuz her hizmette, dünyadaki tüm görme engellilerin hayatına etki etmemiz gerektiğine inanıyoruz. O sebeple zaten bir diğer ofisimiz de Londra'da, İngiltere'de bulunuyor. Bu bakış açısıyla, tabii ki yakın gelecekte “Danış”ı farklı ülkelerde de görmeniz mümkün ama şimdilik çok ayrıntı paylaşmayayım. O da ileriki röportajlarımızın sürprizi olsun.
Canan: “Danış” hizmetine bilgisayar üzerinden de ulaşabilecek miyiz?
Kürşat: Açıkçası böyle bir geliştirme gündemimizde bulunmuyordu ama bizim yaptığımız her işe, verdiğimiz her hizmete görme engelliler, sizler yön veriyorsunuz. O yüzden, bu talep artarsa mutlaka böyle bir hizmeti de kesinlikle sağlarız.
Canan: Katılımın ve verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim. Son olarak eklemek istediğin bir şey var mı?
Kürşat: Bu bölümde bizi konuk ettiğiniz için ben çok teşekkür ederim. Madem öyle, bu sıcak yaz günlerinde röportajımızı güzel bir haberle bitirmiş olalım. “Danış” kullanıcıları Kahve Dünyası’na uğrayarak hediye, ücretsiz dondurmalarını alabilirler. “Danış”tan kullanıcılarına yazın dışarı çıkmak için harika bir sebep. Bizi takip etmeye ve bize danışmaya devam edin. Görüşmek üzere.