
Önceki yazımda kentlerin açık alanlarının erişilebilirliğinin körlerin hayat kalitesine olan etkisini anlatmaya çalışmıştım. Bu yazımda Ülkemizde şehirlerin açık alanlarının erişilebilir hale getirilmesine ilişkin mevzuatları incelemeye çalıştım. Yazıma başlarken hukukla ilgili bir eğitim almadığımı bildirmek isterim. 11 yıllık bir memuriyet deneyimim var ancak bazı mevzuatları eksik, hatalı veya yanlış yorumlamış olabilirim. Başta hukuk alanında çalışan kişiler olmak üzere serimin bu üçüncü yazısıyla ilgili geri dönüşleri merakla bekliyorum. Eleştirileriniz beni mutlu eder.
Erişilebilir şehirlerle ilgili mevzuatlara kısaca göz atmanın yerinde olacağını düşünüyorum. İlgili mevzuatlar; 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun, Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliği, yaya yolu ve kaldırımların tasarım kurallarına ilişkin yönetmelik, Karayolları Trafik Yönetmeliği ve Türk Standartları Enstitüsü tarafından erişilebilirlik konusunda hazırlanan standartlar (TS 12576, TS İSO 23600, TS 9111, vb.) şeklindedir.
Engelliler Hakkında Kanun’un yedinci, geçici ikinci ve geçici üçüncü maddeleri erişilebilirlikle ilgilidir. Hepimizin duyduğu, sürekli ertelenen maddeler bunlardır. Erişilebilirlik standartlarının yerine getirilmesi için 5378 sayılı kanunda belirtilen sürenin uzatılmasına ilişkin yapılan son düzenleme Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. An itibarıyla Engelliler Kanunu’ndaki erişilebilirlikle ilgili maddelerin yerine getirilmemesi suçtur. İlgili maddeleri aşağıya bırakıyorum.
Madde 7- (Değişik:6/2/2014-6518/69 md.)
Yapılı çevrede engellilerin erişebilirliğinin sağlanması için planlama, tasarım, inşaat, imalat, ruhsatlandırma ve denetleme süreçlerinde erişilebilirlik standartlarına uygunluk sağlanır. Özel ve kamu toplu taşıma sistemleri ile sürücü koltuğu hariç dokuz veya daha fazla koltuğu bulunan özel ve kamu toplu taşıma araçlarının engellilerin erişebilirliğine uygun olması zorunludur. Bilgilendirme hizmetleri ile bilgi ve iletişim teknolojisinin engelliler için erişilebilir olması sağlanır.
Geçici Madde 2
Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sekiz yıl içinde engellilerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.
Geçici Madde 3
Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan sürücü koltuğu hariç dokuz veya daha fazla koltuğu bulunan araçlarla sağlanan toplu taşıma hizmetlerinin engellilerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren sekiz yıl içinde, sürücü koltuğu hariç dokuz ila on altı oturma yeri olan araçlarla verilen toplu taşıma hizmetleri, turizm taşımacılığı yapılan araçlarla sağlanan taşıma hizmetleri ve özel ve kamu şehirler arası toplu taşıma hizmetleri ile yolcu gemileri 7/7/2018 tarihine kadar engelliler için erişilebilir duruma getirilir.
Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliği, Engelliler Kanunu’na dayanarak ve Türk Standartları Enstitüsü standartlarına uygun olarak oluşturulmuştur. Yönetmeliğin amacı; umuma açık hizmet veren her türlü yapılar ve açık alanlar ile toplu taşıma araçlarında erişilebilirliğin izleme ve denetimini yapacak komisyonların teşkili, çalışma usul ve esasları ile idari para cezalarının uygulanmasına ve genel bütçeye gelir kaydedilen idari para cezası tutarlarının kullanımına ilişkin hususları belirlemektir. Yönetmeliğin Ek 2 ve Ek 3’ündeki izleme ve denetleme formları, çalışmamızda incelediğimiz açık alanlar ve toplu taşıma araçlarının denetlenmesinde kullanılmaktadır.
Komisyon üyeleri arasında engelliler alanında çalışan sivil toplum örgütü üyeleri de bulunmaktadır. Ben de kendi ilimde bir dönem bu komisyonda görev aldım. Vali başkanlığında toplanan bu komisyon, ülkemizde erişilebilirlik sorunlarına karşı yaptırım gücü olan başlıca yapıdır. Komisyon tarafından tutulan rapora göre, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürleri para cezası uygulamakla sorumludur. Ancak, ben hiçbir yaptırım uygulandığına şahit olmadım. İlgili maddeleri aşağıya bırakıyorum:
Madde 18
- Umuma açık hizmet veren her türlü yapı ve açık alan ile toplu taşıma araçlarının sahibi olan gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine her bir tespit için bin Türk lirasından beş bin Türk lirasına kadar idari para cezası uygulanır. Bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının tutarı elli bin lirayı geçemez. Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarına her bir tespit için beş bin Türk lirasından yirmi beş bin Türk lirasına kadar idari para cezası uygulanır. Bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının tutarı beş yüz bin lirayı geçemez.
- (Değişik: RG-21/9/2016-29834) İzleme ve denetleme formları dikkate alınarak komisyon tarafından hazırlanan rapor, gereği için il müdürlüğüne gönderilir. Gelen rapor doğrultusunda il müdürünce ceza miktarı belirlenir ve idari yaptırım kararı, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgiliye tebliğ edilir. Tebligat metninde idari yaptırım kararına karşı başvurulabilecek kanun yolu, mercii ve süresi açık bir şekilde belirtilir.
Bu komisyonlar yıllık izleme ve denetleme programı hazırlar. Ancak nasıl oluyorsa, bu programda açık alanlar, kaldırımlar ve yaya geçitleri neredeyse hiç bulunmaz. Genellikle kamu binaları denetlenir ve hiçbir ceza uygulanmaz.
Erişilebilirlik izleme ve denetleme komisyonları senede ortalama 25-30 denetim yapar; en azından benim yaşadığım şehirde durum bu. Ancak şehirlerimizin açık alanlarının erişilebilirliği ortadadır. Çanakkale özelinde, yılda otuz denetimle benim bir günde bastonumla gezdiğim sokakların bile denetimi yapılamaz. Yönetmeliğin onuncu maddesi, “İllerde birden fazla komisyon kurulması ihtiyacı bulunması halinde il müdürlüğünün teklifi ve valilik onayı ile birden fazla komisyon kurulabilir.” şeklindedir. Hangi erişilebilir şehrimizde bu ihtiyacın olmadığını ve hangi şehrimizde birden fazla komisyon olduğunu merak ediyorum. Erişilebilir şehirler oluşturulması amacıyla kurulmuş olan erişilebilirlik izleme ve denetleme komisyonlarının öncelikli işi, talep eden işletmelere erişilebilirlik belgesi düzenlemek olmuş durumda.
Yaya yolları ve kaldırımların tasarım kurallarına ilişkin yönetmelik, 2023 yılında çeşitli standart ve mevzuatların bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş denilebilir. Bu yönetmelik mevcutta var olan kaldırım ve yaya yollarına yönelik değildir. Yürürlüğe girdiği 01.07.2024 tarihinden sonra yapılan kaldırım ve yaya yollarına yöneliktir. Bu bakımdan hali hazırda var olan açık alanların erişilebilir hale getirilmesini sağlaması beklenen mevzuatımız Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliğidir. Yukarıda değinmeye çalıştığım sorunlarından ötürü Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Yönetmeliği ülkemiz açık alanlarının erişilebilirliğini sağlamaktan uzak görünmektedir
Yaya yolları ve kaldırımların tasarım kurallarına ilişkin yönetmeliğin kaldırımlar başlıklı beşinci bölümünün yedinci maddesi: “Kaldırımların taşıt yolu ile hemzemin olması durumunda taşıtların kaldırım ihlallerini önlemek amacıyla asgari TS 12716 standardı şartlarını sağlayacak şekilde tedbirler alınır.” şeklindedir. Bu maddeden kaldırım ve yol zemini arasında yükselti farkı olduğu durumda kaldırımın üzerine duba konulamayacağı sonucu çıkarılabilir. Birinci yazımda değindiğim üzere kaldırım kenarına yüzlerce dubanın konulmuş olması körlerin fiziksel erişilebilirliğini olumsuz etkilemektedir.
Aynı yönetmeliğin kaldırımlar başlıklı beşinci bölümünün on beşinci maddesi:
“Kaldırımlarda kılavuz yüzey uygulanması halinde, kılavuz yüzeyin her iki yanında ve yön değiştirmelerde (dönüşlerde) uyarıcı yüzeyin etrafında yatayda asgari 60’ar cm’lik genişlikte, düşeyde asgari 220 cm yükseklikte baş kurtarma mesafesine sahip engelsiz yürüme alanı düzenlenir.” şeklindedir.
Bu Yönetmelikte kaldırımlarda baş kurtarma mesafesine ilişkin tek madde budur. Yani kılavuz yüzey bulunmayan kaldırımlarda baş kurtarma mesafesine dikkat edilmesine yönelik bir kural bulunmamaktadır. Kılavuz yüze uygulanmış kaldırımlarda ise bu yüzeyin altmışar santim uzağından sonra baş kurtarma mesafesine dikkat etmeye gerek olmadığı sonucuna ulaşmak mümkün. Kaldırımlarda körlerin fiziksel erişilebilirliğinin sağlanması baş bölgesinin korunmasıyla mümkündür. Körler beyaz bastonlarıyla zemini tarayarak yürümektedir; ancak baş hizasıyla ilgili bir tarama doğal olarak mümkün değildir. Bu yazı dizimin ilk yazısında düşeydeki engeller olarak ifade ettiğim baş hizasına denk gelen engellerden körlerin korunması gerektiği aşikardır. Bu bakımdan yönetmelikte değişiklik yapılması, kaldırımın her noktasında iki metre yirmi santim yükseklikte baş koruma mesafesi uygulanmasına yönelik maddeler eklenmesi gereklidir.
Yaya yolları ve kaldırımların tasarım kurallarına ilişkin yönetmelik, ile ilgili en büyük sorun yaptırımlara ilişkin hiçbir maddesinin olmamasıdır. Bunun dışında, yaya emniyet şeridi ve kaldırım net yürüme alanının ya yükselti ya da zemin farklılığıyla birbirinden ayrılmasının, görme engelliler için erişilebilirliği artıracağını düşünmekteyim.
Kara yolları Trafik Yönetmeliği’nin 146. maddesi “Görevli kişi veya ışıklı trafik işareti bulunmayan, ancak başka bir trafik işareti ile belirlenmiş olan yaya ve okul geçitlerine yaklaşan bütün sürücülerin araçlarını yavaşlatmaları, bu geçitlerden geçen veya geçmek üzere bulunun yayalara ilk geçiş hakkını vermeleri ve varsa okul geçidi görevlilerinin verecekleri işaret ve talimata uymaları mecburidir.” şeklindedir yine aynı yönetmeliğin 149. maddesinin b bendi: “Gözleri görmeyenlerden;
1. Beyaz baston taşıyan,
2. Kollarında 3 siyah yuvarlak sarı bant bulunan,
3. Bir yayanın veya bir köpeğin yardımı ile yürüyen,
Kişilerin taşıt yolu üzerinde bulunmaları halinde, bütün sürücülerin yavaşlamaları, gerektiğinde durmaları ve yardımcı olmaları mecburidir.” şeklindedir.
Bu iki madde beraber değerlendirildiğinde araç yollarında geçiş üstünlüğünün körlerde olduğuna dair yorum yapmak mümkündür; Ancak bu yorum tartışmaya açıktır. Trafik ışıklarındaki yaya geçitlerinde geçiş üstünlüğü yayada değildir. Ülkemiz trafik ışıklarında sesli sinyalizasyon çoğunlukla bulunmamaktadır. Bu durumda trafik ışığı bulunan yaya geçitlerinde geçiş üstünlüğü körlerde midir?
Körler araç yoluna bastonlarını uzattıklarında araçların durması gerekmekte midir? Yukarıdakilere benzer soruların cevapları yönetmelikte net değildir.
Araç yollarında karşı kaldırıma geçecek körlerin bastonlarının araç yoluna temasından itibaren araçların durması mecburidir; benzeri ifadelerin olduğu mevzuatlar körlerin fiziksel erişilebilirliğinin sağlanması için gereklidir. Geçiş üstünlüğünün körlerde olduğunun net ifade edildiği mevzuatlara ihtiyacımız olduğu aşikârdır. Yaşadığım ilde karşı kaldırıma geçmek istediğimde çoğunlukla bastonumu yola uzatmam yetiyor; ama Ankara’da şoförler çoğunlukla bastonu gördükleri hâlde durmayıp bastonuma çarpıyor.
Sonuç olarak, ülkemiz mevzuatlarında, düşmeye karşı önlem alınmamış yerler olarak sınıflandırdığım kordonlar, metro rayları, metro vagon aralıkları gibi alanların güvenliğine yönelik maddeler bulunmamaktadır. Trafikte geçiş üstünlüğünün beyaz bastonlu bireylere verilmesine yönelik mevzuatlar da yetersizdir. Şehir açık alanlarında düşeydeki engellerden körleri koruyacak olan baş kurtarma mesafesine ilişkin mevzuatlarda yetersiz durumdadır. Toplu taşıma araçlarının bir sonraki durağı seslendirmesi gerekliliğine dair bir mevzuata da rastlamadım. Yine, mevzuatlarımızda yaptırımların eksik olması, denetleme mekanizmasının yetersizliği ve Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonlarının beklenen verimde ve etkinlikte çalışmaması büyük sorunlardandır.
Bu sorunların çözümü için körler konuyla ilgili mevzuatların yapımında ve değiştirilmesinde etki rol almaya yönelik çaba göstermelidir. Sonraki yazımda körlerin fiziksel erişilebilirliğini sağlamak için nasıl mücadele edebileceğimize dair fikirlerimi paylaşacağım. Dördüncü ve son yazımda görüşelim. Hoşça kalın.
KAYNAKÇA
Şahin, H., & Çiftyıldız, K. (2024). Engelsiz Kent Tasarımlarının Mevzuat Bakımından Değerlendirilmesi. Şura Akademi (5), 37-50. https://suraakademi.org.tr/wp-content/uploads/2024/02/3-Doc.-Dr.-Hayrettin-SAHIN_Doc.-Dr.-Kemal-CIFTYILDIZ.pdf
- Durmuş, M. (2024). Erişilebilirlikte Sivil Toplum Kuruluşları ve Belediye İş birliğinin Önemi. Şura Akademi(5), 89-97. https://suraakademi.org.tr/wp-content/uploads/2024/02/7-Dr.-Ogr.-Uyesi-Merve-DURMUS.pdf
- Bozkurt Özyalçın, Y. (2024). Avrupa Erişilebilir Şehir Ödülü Alan Şehirlerin Eylem ve Politikaları Örnekliğinde Kapsamlı ve Erişilebilir Şehir Modelleri: Kocaeli İçin Öneriler. Şura Akademi(5), 99-116. https://suraakademi.org.tr/wp-content/uploads/2024/02/8-Dr.-Ogr.-Uyesi-Yasemin-BOZKURT-OZYALCIN.pdf
- Resmi Gazete. (2023, 7 Kasım) Yaya Yolları ve Kaldırımların Tasarım Kuralları Hakkında Yönetmelik. Resmi Gazete (Sayı: 32362). Erişim adresi: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/11/20231107-1.htm
- Türkiye Cumhuriyeti Resmî Gazete. (2005). Engelliler Hakkında Kanun (Kanun No: 5378). Erişim adresi: https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.5378.pdf
- T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı. (2021). Erişilebilirlik Kılavuzu 2021. Erişim adresi: https://www.aile.gov.tr/media/65613/erisilebilirlik_kilavuzu_2021.pdf
https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=8182&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5
- Resmi Gazete. (2013, 20 Temmuz). ERİŞİLEBİLİRLİK İZLEME VE DENETLEME YÖNETMELİĞİ Resmî Gazete (Sayı: 28713). Erişim adresi: https:// www.aile.gov.tr/media/65613/erisilebilirlik_kilavuzu_2021.pdf
- https://intweb.tse.org.tr/standard/standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073082111082056049117057067057112066
- https://intweb.tse.org.tr/standard/standard/Standard.aspx?081118051115108051104119110104055047105102120088111043113104073097107103081101066102086100073109
- https://evrimagaci.org/soru/yurumek-ne-kadar-faydali-gunde-ne-kadar-yurunmeli-18397
- https://www.engelsizerisim.com/yazi/erisilebilirlik-artik-ertelenemez
- https://www.birgun.net/haber/metroda-raylara-dusen-gorme-engelli-yurttas-hayatini-kaybetti-292622
- Daha kaç kurban gerekli, TURGED,07.09.2024. https://www.turged.org.tr/duyurular.php?did=137
- Resmi Gazete. (1997, 18 Temmuz). ). Karayolları Trafik Yönetmeliği (Sayısı:23053). Erişim adresi: https://www.aile.gov.tr/media/65613/erisilebilirlik_kilavuzu_2021.pdf