Merhaba sevgili okurlar; bundan yaklaşık iki yıl önce Aira hakkında bir yazı yazmıştım.
https://eeeh.engelsizerisim.com/yazi/48/aira_gozluk_bir_devrim_yaratir_mi_ne_dersiniz
Bu yazıda Aira’yı tanıtıp neden biraz uzak durduğumu açıklamıştım. Geçenlerde nereden çıktıysa Aira ile ilgili ne var ne yok diye bakınmaya başladım. Aıra aradan geçen iki yılda hiç boş durmamış. İşleri epeyce ilerletmiş. Artık Avusturalya ve Yeni Zelanda’da da hizmet veriyor. Sırada İngiltere varmış. Bu arada Aira çok daha pratik ve ucuz bir hale gelmiş. Tıpkı Be My Eyes gibi bir uygulama indirip telefondan işinizi halledebiliyorsunuz. Artık gözlük için ayrıca bir ücrete gerek yok. Aira birkaç farklı paket sunuyor. Dakikası yaklaşık 1 Dolar kadar tutuyor. İşin güzel tarafı, herhangi bir bağlayıcılığının olmaması. Yani bu ay ihtiyacınız vardır ve 120 dakikalık bir paket alırsınız. Bir sonraki ay hiç bir paket almadan yolunuza devam edebilirsiniz.
Önceki yazımda neden erişilebilirliği sağlamak için birey olarak benim sorumluluk almam ve harcama yapmam gerektiğini sorgulamıştım. İşte tam bu noktaya cevap olacak bir uygulama başlamış. Şirketler, kurumlar ve gerektiğinde tüzel kişiler Aira üyesi olup görme engelli müşterici veya kullanıcılarına ücretsiz servis sağlayabiliyor. Bir örnek vereyim. Diyelim ki Migros, Aira ile bir anlaşma yaptı. Siz herhangi bir Migros mağazasına gittiğinizde Aira dakikası satın almamış dahi olsanız, telefonunuzdaki uygulamadan ücretsiz arama yapabiliyorsunuz. Bazı havaalanları böyle bir anlaşma yapmış örneğin. Böyle bir durumda havaalanına geldiğinizde birilerini bulma sıkıntısı yaşamadan ve vakit kaybetmeden ilerlemek mümkün. Başka bir ücretsiz hizmet de Freedom Scıentıfıc tarafından sunuluyor. Belli başlı koşullarda yine Aira üzerinden ücretsiz destek alınabiliyor. Örneğin, ürünün seri numarasının okunması, JAWS’ın susup kalması gibi durumlarda arama yapabilirsiniz.
Bu tarz anlaşmalı noktalardan arama yaptığınızda, siz dakika satın almış olsanız bile hizmet sizin için de ücretsiz, yani hesabınızdan dakikalar düşmüyor.
Hal böyle olunca, Aira biraz daha gözüme girdi. Ne kadar pratik bir çözüm olduğunu düşündükçe, bazı sorunların ne kadar da kolay hallolabileceğini görebiliyorum. Örneğin, bir üniversite kampüsünü erişilebilir yapmak hiç de kolay bir iş değil maalesef. Ayrıca, bazen yapılan düzenlemeler de yetersiz veya işlevsiz olabiliyor. Üniversite, görme engelli öğrencisine aylık belli bir miktar ücretsiz erişim sağlasa, hem öğrencinin işi çabucak görülmüş olur hem de okula düşen sorumluluk ve maaliyet azalır. Tam bu noktada okul acaba işine geldiği için her şeyden elini eteğini çekip “Sana Aıra verdik, daha ne istiyorsun ey kör?” der mi acaba?
Aira, teknolojinin yararımıza kullanımına şahane bir örnek. Pratikte kullanışlı fakat teorik açıdan henüz tam sindiremediğim bu uygulama, gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Çok yakında bize de gelir bakarsınız. Günlük yaşamı oldukça kolaylaştıracağı için onu severim muhtemelen. Yine de kafam karışık. Acaba bu her an yanımızda olması beklenen refakatçının çevrimiçi hali midir? Yoksa parasını ödeyip aldığım profesyonel bir hizmet olduğu için olayın bununla ilgisi yok mudur? Be My Eyes konusunda hiç böyle düşünmemiştim. Şimdi işin içine para ve profesyonellik girince, neden aynı hizmeti hatta daha kalitelisini bir türlü içime tam sindiremiyorum anlayamadım kendimi.
Yazımın bundan sonrasını, dergideki yazar arkadaşlarımızla yaptığımız fikir alışverişi ve Beyza’nın bu sayıdaki yazısını okuduktan sonra yazıyorum. Aira, uygulama olarak gerçekten gelecek vadeden bir sistem. Bu arada ben de kullanmaya başladım. Gayet verimli. Aira ile ilgili içime sinmeyen noktayı sanırım sonunda netleştirdim. Aira gibi bir hizmetin varlığının erişilebilirlik mücadelemize ket vurmasından çekiniyorum. Bu aslında Aira’dan bağımsız bir çekince. Sağlamların bu hizmeti algılayış biçiminden ve sonrasında olabileceklerden kaygılanıyorum. Aira bugün bizim için bir tercih, paramızla satın aldığımız bir hizmet. Fakat ileride erişilebilirliğin Aira veya benzeri bir uygulamaya indirgenmesinden çekiniyorum. Aira’nın bir seçenek olmaktan çıkıp bize dayatılmasından endişeleniyorum. Düşünsenize, erişilebilir kitaplar yok, Aira var; konuşan ATM yok, Aira var; sesli trafik ışıkları yok, Aira var; kağıt paralar ayırt edilemiyor ama Aira var; otobüslerde sesli anons yok, Aira var... Be My Eyes ile olan farkı da sanırım açıklığa kavuşturdum. Be My Eyes, gönüllülük temeline dayalı bir uygulama olduğundan, sağlamların bu uygulamaya bel bağlama ihtimalleri oldukça düşük. Bu yüzden, yani Aira’nın potansiyeli yüksek olduğundan beni biraz tedirgin etti. Erişilebilirlik temel bir haktır ve yerine hiçbir şey konamaz. Bu tarz uygulamalar yalnızca erişilebilirliğin erişemediği noktalara erişmek içindir.
Kafamdaki düşünceleri ve Aira’ya yönelik duygularımı netleştirmemi sağladıkları için sevgili EEEH ekibine teşekkürlerimi sunarım