Aralık ayında sizler için "Erişilebilirlik nedir?" sorusunu irdelemiştim. İrdelerken özellikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile TÜBİTAK’ın sitesini esas almıştım. Oysa basit bir arama motoru taramasında dahi ilk sayfada çıkan çok fazla dişe dokunur veri var. Geçtiğimiz iki ayda daha acil bir konuyu ele almak durumundaydım. Bu sebeple geride kalan tanımları bu sayıda sizlere değerlendireceğim.
Aslında bu yazıda işim daha zor. Çünkü on tane site ya da doküman var. Ancak bunları genel değerlendirip kendilerine özel bazı hususları alıp sizlere bağlantılarını vermeyi planlıyorum.
Bu sonuncu kaynakların çoğunun ortak özelliği erişilebilirliği, “herkes için gerekli olan bir şey” olarak tanımlaması. Yeti farklılar özeline indirgemeden hayatın her yerde ve her Zaman, herkes için hiç kimseden destek almak zorunda kalmadan ulaşılır olmasıdır. Tanımı yaparken kimi kaynaklar fiziki çevre erişilebilirliğini öncelerken kimileri de web erişilebilirliğine dikkat çekmektedir.
İlk olarak bir blok sayfası karşıma çıktı. Tıkladığımda açılan sayfada "Erişilebilirlik Uzmanı" adını taşıyor. Bu sayfa erişilebilirliği genelde kamusal tüm alanların, ulaşım araçları dahil erişilebilirliğine dikkat çekmiş. Bu sırada “evrensel tasarım ilkesi” kavramını da tanımlamış. Olduğu gibi sizin için alıyorum:
"Evrensel Tasarım, tüm ürünlerin ve çevrelerin, yaş, beceri ve durum farkı gözetmeksizin herkes tarafından kullanılabilmesini olanaklı kılan, bütünselleşme sağlayan bir tasarım yaklaşımıdır. Tüm bireylerin bağımsız şekilde yaşamasına ve hayatın her aşamasına tam olarak katılabilmesine olanak sağlanması için tasarlanması, planlanması ve uygulanmasına yönelik çalışmalar bütünüdür."
Erişilebilirlik Uzmanı metni için tıklayınız
Yine bir blok adresi olan Sherpa Blok güzel bir tanımlama yapmış:
“Erişilebilirlik, herhangi bir ürünün, hizmetin, teknolojinin ya da ortamın engelliler ve yaşlılar dahil olmak üzere herkes tarafından ulaşılabilir ve kullanılabilir olmasını ifade etmektedir. İnternet sitesi ya da uygulama erişilebilirliği ise, hedef kullanıcı kitlesinin tamamının internet sitesine ya da uygulamaya erişebilmesi, kullanabilmesi ve içeriğini anlayabilmesi olarak ifade edilmektedir."
Söz konusu blokta tanım verildikten sonra genelde internet ve uygulama kullanımı esas alınmış ve ne demek istendiği biraz daha açıklanmış. Bakmak isterseniz:
Sherpa Blok açıklamaları için bakınız
TÜBİTAK’ın “Dijital Akademi KAMİS Erişilebilirlik” başlıklı makalesinde genelde kamu kuruluşlarının internet sitelerinin erişilebilirliği konu edilmiş. Bence de en önemli konulardan biri bu. Çünkü artık pek çok işlem sanal ortamda yapılıyor ve erişilebilir olmayınca körler kilitlenip kalıyor. Yakın zamanda CİMER üzerinden bir türlü şikâyet oluşturamayarak çıldırmayı deneyimlemiş biri olarak söylüyorum. Yazıma taşımak istediğim bir örnek de Emniyet Genel Müdürlüğünün online ihbar formunu kullanmak hakkında. Sayfanın başında “Yüksek erişilebilirlik için tıklayınız” gibi bir uyarı var. Tıkladım doğal olarak. Formu nispeten erişilebilir bir şekilde doldurdum. Sona geldiğimde o da nesi? Güvenlik kodu soruluyor ve erişilebilir değil. “Sesli dinle” butonu yok mesela. Üstelik bir gören yardımıyla doğru girdiğim güvenlik kodu sonrası “gönder” düğmesini onaylıyorum. Bir türlü almıyor. Meğer açtığım yüksek erişilebilirlik özelliğini kapatmam gerekiyormuş. Şaka gibi…
Konumuza dönecek olursak makaleden sizin için ciddi bir bölümü alıntılayacağım. Zira BM Engelli Hakları Sözleşmesinin ilgili maddesini ve erişilebilirlik uluslararası kriterlerini özet olarak almış. Ben de sizlere aktarmak istedim:
BM Engelli Hakları Sözleşmesinde yer alan “Erişilebilirlik” başlıklı maddede (Madde 9);
“Taraf devletler engellilerin bağımsız yaşayabilmelerini ve yaşamın tüm alanlarına etkin katılımını sağlamak ve engellilerin diğer bireylerle eşit koşullarda fiziki çevreye, ulaşıma, bilgi ve iletişim teknolojileri ve sistemleri dahil olacak şekilde bilgi ve iletişim olanaklarına hem kırsal hem de kentsel alanlarda halka açık diğer tesislere ve hizmetlere erişimini sağlamak için uygun tedbirleri alacaklardır. Erişim önündeki engellerin tespitini ve ortadan kaldırılmasını da içeren bu tedbirler diğerlerinin yanında, aşağıda belirtilenlere de uygulanır:
(a) Binalar, yollar, ulaşım araçları ve okullar, evler, sağlık tesisleri ve iş yerleri dâhil diğer kapalı ve açık tesisler;
(b) Elektronik hizmetler ve acil hizmetler de dâhil olmak üzere bilgi ve iletişim araçları ile diğer hizmetler” ifadesi yer almaktadır. Dolayısıyla, kamu internet sitelerinin ve elektronik kamu hizmetlerinin engelli vatandaşlar tarafından erişilebilir ve kullanılabilir olması gerekmektedir."
"İnternet sitelerinin erişilebilirliği ile ilgili temel ilkeler ISO/IEC 40500:2012 standardı ve WCAG 2.0’da (Web Content Accessibility Guidelines – Web İçeriği Erişebilirlik Kılavuzu) ele alınmaktadır. WCAG 2.0 kılavuzu, Dünya Çapında Ağ Birliği (W3C) tarafından belirlenmiş ve uluslararası geçerliliğe sahip 61 kriterden oluşmaktadır. Belirlenen 61 kriter A Düzeyi (25 kriter), AA Düzeyi (13 kriter) ve AAA Düzeyi (23 kriter) olmak üzere 3 seviyeden oluşmaktadır. A Düzeyi ilkeler, temel seviyede yerine getirilmesi beklenen standartları; AA düzeyi ilkeler yerine getirilmesi tavsiye edilen standartları, AAA düzeyi ilkeler ise yerine getirilmesi ideal olan standartları kapsamaktadır."
Tübitak makalesini incelemek isterseniz tıklayınız.
Blind Look ekibinden Sadriye Görece çok anlamlı ve güzel bir metin kaleme almış. İçerikler hemen hemen yukarıdakilerle aynı olduğu için sadece beni etkileyen bir paragrafı buraya alıntılamadan edemedim:
"Tarih boyunca engelli kişilerin insanlık için dönüm noktası değerinde icatlara imza atmasına şahit olduk; telefonun, daktilonun ve hatta ampulün mucidi engelli bireylerdi. Eski Amerika başkanlarından Franklin D. Roosevelt ve Helen Keller gibi insanlık tarihinde iz bırakan isimler de engelliydi. Böyle büyük liderleri engellememek ve var olmalarına ortam hazırlamak için erişilebilirliği kesinlikle yok sayamayız.”
“Herkes için erişilebilir bir dünya” tasarlamanın tek yolu “Eşit, erişilebilir, engelsiz” bir düzen kurmaktan geçiyor."
Blind Look açıklaması için bakınız.
TOFD, yani Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği'nin sitesinde erişilebilirlik son derece geniş bir şekilde ele alınmış. Öyle ki öneminden ötürü tüm makaleyi bence buraya almam gerek. Takdir edersiniz ki bu mümkün değil. Etik de olmaz. Bu sebeple bağlantıyı aşağıya bırakıyor ve okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Ancak yine de küçücük bir bölümü sizler için aktarıyorum:
"Birleşmiş Milletlerin (2015; ss. 2) "Erişilebilirlik ve Gelişim" raporunda "erişilebilirlik" insan hakkı ve toplumsal gelişim kriteri olarak ifade edilmiş olup "engelli insanların özel ihtiyaçları ve sosyal/ekonomik/politik olarak dahil edilmelerinin sağlanması arasındaki boşluğu köprüleyen" bir unsur olarak tanımlanmıştır. Benzer şekilde Dünya Sağlık Örgütü (2019) de kavramı "cinsiyet, eşitlik ve insan hakları" başlığı altında konumlandırmış ve fiziksel erişilebilirlik, ekonomik erişilebilirlik (veya karşılayabilirlik) ve bilgi erişilebilirliği olarak 3 düzeyde ele almıştır.
TOFD makalesi için tıklayınız.
Binbiriz adlı oluşum, erişilebilirlik üzerine danışmanlık hizmeti de veriyor diye biliyorum. Zaten yazılarının alt bölümünde böyle bir açıklama da var. Bununla birlikte üç ayrı yazıda konuyu ele almış ve açıklamışlar. İlkinde Gamze Çalışkan erişilebilirliği tanımlamış ve açıklamış. Alıntıladığım küçük paragraflar şöyle:
"Kısaca herkesin her hizmete, ürüne, metaya kolayca ulaşabilmesini erişilebilirlik olarak tanımlayabiliriz.”
“Web erişilebilirliği / dijital erişilebilirlik ise, bir web sitesinin, mobil uygulamanın veya elektronik belgenin, görsel, işitsel, motor veya bilişsel engelli kullanıcılar, yaşlı bireler de dahil olmak üzere, herkes tarafından kolayca gezinip anlaşılabilmesidir. Dijital cihazlar ve web içerikleriyle başarılı bir şekilde etkileşime girmesi için engelli bireye yardımcı olacak birçok yardımcı yazılım ve donanım aracı bulunmaktadır. Bu cihazlara uyumlu altyapılar geliştirilmesi de web erişilebilirliğin amaçlarından biridir."
Çalışkan'a göre dijital erişilebilirlik herkese hitap edebilmek, pazar alanını genişletmek, yasal düzenlemeler, insan hakları, değişen ve gelişen teknoloji gibi birçok etkenden ötürü önemli bir noktada bulunuyor.
Binbiriz Gamze Çalışkan yazısı için bakınız.
Yine Binbiriz'den Tigin Öztürk tarafından Haziran ve Eylül 2019'da iki ayrı yazı kaleme alınmış. “Herkes için Dijital Erişilebilirlik / Web Erişilebilirliği” başlıklı bu iki yazı gayet kapsamlı. İlki tarihi ve günümüzde olan gelişmeler hakkında bilgiler veriyor. İkincisi ise günümüzdeki mevcut durumu daha geniş bir mercek altına almış. İncelemek isterseniz iki yazının da bağlantısı yine aşağıda:
Herkes için Dijital Erişilebilirlik / Web Erişilebilirliği 1. için tıklayınız.
Herkes için Dijital Erişilebilirlik / Web Erişilebilirliği 2. için bakınız.
Gelecek Bilimde sitesinde Mart 2022'de yazdığı makalede Yavuz Aydın kavramı çeşitli açılardan ele almış. Hak temelli bir görüşü benimsediğini açıkça vurgulamış. Benim pek içime sinmeyen pozitif ayrımcılığı kabul etse de bence makale yine de okunmaya değer. Verilen bilgilerden en dikkatimi çeken Avrupa'da en erişilebilir kenti belirlemek adına yapılan bir yarışma olduğu. “Yapılı çevre ve kamusal alanlar, ulaşım ve ilişkili altyapı, yeni teknolojiler dâhil iletişim ve enformasyon, kamusal servis ve etkinlikler” olmak üzere dört farklı kategoride kentler değerlendirilip birinci seçiliyormuş. Hatta 2010 yılında yapılan ilk yarışmada İspanya'nın Avila kenti birinci seçilmiş. Daha önce ben bunu hiç duymamıştım.
Bu makaleden öğrendiğim yeni bir şeyi daha sizlere söylemeden geçemeyeceğim. Kısaca ENAT olarak ifade edilen Avrupa Erişilebilir Turizm Ağı denilen bir oluşum varmış. Antalya'nın Alanya kenti ise bu oluşuma üye ilk Türk kentiymiş. Hepsi ve daha fazlası için aşağıdaki bağlantıya bakabilirsiniz:
Gelecek Bilimde açıklamaları burada
Userspots sitesi de Binbiriz gibi erişilebilirlik hizmeti veren bir site anladığım kadarıyla. Burada Emre Şimşekli ise “Rehber” başlıklı bir makale yazmış. Nisan 2022'de yazılmış ve Mayıs 2022'de güncellenmiş. Erişilebilirliği internet ve mobil uygulama bağlamında ele almış. Yol gösterici bir rehber niteliğinde bir kaynak olmuş. Alıntılamak istediğim bir paragraf şöyle:
"Erişilebilirlik konusu bugüne kadar en çok World Wide Web Consortium (W3C) kuruluşunun gündeminde yer almıştır. World Wide Web Consortium, 1994'te Tim Berners-Lee tarafından MIT ve CERN bünyesinde kurulmuş olan uluslararası world wide web (bildiğimiz www) standartlarını belirleyen örgüttür. Kullanıcıların bilgisayar, PDA, cep telefonu ya da diğer mobil aygıtlarla internette dolaştıkları web sitelerini stabil olarak görüntüleyebilmelerini sağlar."
Bir başkası ise şöyle:
"1999 yılında W3C, ilk yönergeler grubunu oluşturdu. Kapsamı ise bütün kullanıcıların erişim sağlayabileceği bir web içeriğiydi. Buna Web İçeriği Erişilebilirlik Yönergeleri (WCAG) adı verildi ve erişilebilir tasarımlar sağlamak adına yıllar içinde güncellenmeye devam etti."
Fazlasını okumak isterseniz bağlantısı şu:
Userspots Rehber'i için bakınız.
Sonuç olarak ne kadar doğru bilmiyorum. Arama motorunun yazı alanına yazdım ve ilk çıkan sayfadaki bağlantıları sizler için tıklayıp sundum. Belki de daha sonraki sayfalarda daha nitelikli makaleler vardır. Hepsini değerlendirmeye kalksam ne benim gücüm yeter ne de bu derginin satırları. İyisi mi merak edenler kendileri incelesinler. Sözün özüne gelince: Erişilebilirlik bir haktır. Hakkın teslimi ise şarttır.