Barış AKPOLAT

62 yaşındaki yıldız ilk albüm anlaşmasını 11’inde yaptı. Kariyerinde çalışmadığı ünlü, çalmadığı esntrüman yok gibi. 22 Grammy ödüllü Stevie Wonder için ‘müzikal deha’dan daha iyi bir tamlama bulunamamış olması şaşılacak bir durum değil. Türkiye konseri öncesinde telefonun ucundaydı
Şu anda Los Angeles
’tasınız sanırım. Nasıl bir eviniz var, tarif edebilir misiniz?
- Evet, Los Angeles
’tayım. Evimi sakin ve sıcak olarak tanımlayabilirim. Her şeyi açık açık yaşamadığım, güvenli ve mahremiyetimin ön planda olduğu bir ev. Kendimi burada güvende hissediyorum. Müzik yaptığım, şarkı yazdığım bir stüdyom var. Çocuklarımsa vadide yaşıyor. Biliyorsunuz, vadi şehirden daha sessizdir.
Siz neden şehri tercih ediyorsunuz?
- Aktif yaşayan biriyim.
Evet, 50 yıldır sahnedesiniz... Devam etmenizi sağlayan motivasyonu nereden buluyorsunuz? İlhamı nereden alıyorsunuz?
- Ben bir müzik aşığıyım, motivasyonumu da bundan alıyorum. En önemlisi müziği bir meslek olarak görmedim ama bir yandan da herkesin sahip olmak istediği bir iş yapıyorum bunun da farkındayım.
Sıkıldığınız bir an bile olmadı mı?
- Hayır. Şöyle ki, uzun yıllardır sahneye çıkıp aynı şarkıları söylüyorum ama her seferinde o sahnede olduğum ve insanlar müziğimi dinlediği için Tanrı
’ya şükrediyorum. O şarkıları paylaşmak beni mutlu ediyor. Bir şarkıyı her çaldığımda yeni anılarım oluyor.
Peki sahneye çıkıp piyanonuzun başına oturduğunuzda seyircinin sizin için çığlık atıp adınızı bağırdığını duymak nasıl bir his?
- O anlarda minnet ve heyecan hissediyorum. Dinleyicinin müziğimden zevk alması benim için tarifsiz bir heyecan.
Şarkı yazarken etraftan nasıl etkileniyorsunuz?
- Benim çok iyi bir hayal dünyam var. Herkes gözlem yapıp göremezken ben hissettiklerimin neredeyse gerçeği gibi olduğuna eminim. Dolayısıyla hislerim çok kuvvetlidir.
Kariyerinizin en başında gözlerinizin görmüyor olması, önünüze aşmanız gereken sınırlar koymuş muydu?
- Körlük, görenleri kısıtlar. Ben sevdiğim şeyin peşinde oldum hep ve bunun için görmem gerekmiyordu. 7-8 yaşımda başladım şarkı söylemeye ve hiç bırakmadım bir daha.
AMY WINEHOUSE İLE DÜET YAPMAK İSTERDİM
Pek çok röportajlarınızda Amy Winehouse
’dan sıkça bahsettiniz. Düet yapmayı çok istiyormuşsunuz...
- Evet, Amy Winehouse
’la bir konserime geldiğinde tanıştık. Birkaç yıldır aklımda onunla Marvin And Mary Wells şarkısı olan ‘Once Upon A Time’ı söylemek vardı.
EDD
İE’NİN ZALİM ŞAKALARINA ALINMADIM
1970
’lerde size ‘Müzikal Deha’ dendiğinde ne hissettiniz?
-
İnsanlar birbirine böyle sıfatlar takmayı çok seviyor ama bence ‘deha’ Tanrı’dır. Tanrı bana bir yetenek vermiş ben de bunun için minnettarım. Kendimi deha gibi görmüyorum sadece bütün bunlar için mutluyum.
1970
’lerde ciddi ölüm tehditleri alıyordunuz. Neden?
- O zamanlar
öyleydi. Bana ve benim gibilere karşı pek çok kişi vardı. Aynı insanlar Martin Luther King Jr.’a ve onun doğum gününü Amerika’da bayram ilan etmeye çalıştığımız kampanyamıza da karşılardı. Bu tarz insanlar hastadır, konuşmaya bile gerek yok.
Bir r
öportajınızda gazeteciyle dalga geçmek için “Körüm ama daha kötüsü olabilirdi ve siyahi de olabilirdim” dediğiniz sadece bir dedikodu değil mi?
- Tabii ki dedikodu; neden b
öyle saçma bir şey söyleyeyim ki? Siyahi olmaktan hep gurur duydum. Size bir şey anlatayım; ilkokuldayken bir gün bir öğretmenim bana “Stevie derslerine çok çok iyi çalış. Çünkü kör ve siyahisin. Müzikte tutunman çok zor olabilir” dediğinde ona “Kör olabilirim ama en azından iki bacağım var, neden yapamayayım” diye sormuştum. Bu hikaye siyahi bir öğretmenin öğrenilmiş çaresizliğiydi. Ne kadar acı ki siyahi olmayı bir engel olarak görüyordu. Bizler dünyanın ilk ırkıyız, neden utanalım?
1980
’lerde yaptığı ‘Delirious’ isimli stand-up şovunda sizin için aşağılayıcı espriler yapan Eddie Murphy’e bozulmadınız mı?
- Hay
ır, hiç alınmıyordum çünkü Eddie çok yakın dostumdu ve kötü niyetli olmadığını iyi biliyordum. Şöyle düşün: O, siyahiler üzerine espriler yapabilen bir siyahtı. Türklerin spesifik özellikleri üzerinden espri yapabilen bir Türk komedyen mutlaka vardır. Bu komedyenliktir, adamın işi o. Bundan alınmak manasız olurdu.
İKSV,
‘Garanti Caz Yeşili’nin 15. Yıl etkinlikleri kapsamında İstanbul’u ilk kez ziyaret edecek Stevie Wonder’ı 14 Eylül Cuma akşamı Maçka Küçükçiftlik Park’ta izleyebilirsiniz. Bilet fiyatları 112-625 TL.

Kaynağı görüntüle