- Engelsiz Ulaşım
- 16 Eylül 2005 Cuma
- Toplam Okunma: 527
Fuarda dördüncü salonda yer alan İstanbul Büyük Şehir Belediyesine ait standda sergilenen görme engelliler için sesli trafik ışığını sizler için denedik. İstanbulda yaşayan okurlarımız şehirde birkaç noktaya yerleştirilen bu sistemle tanıştılar mı bilemiyoruz ancak, Cebit bilişim fuarına gidenler bu sistemi egzoz dumanından ve otomobil gürültüsünden uzak bir ortamda bol bol deneme fırsatı buldular sanırım. Bizler de gidip gördüğümüze göre fuarı gezme şansı ve fırsatı olmayanlara anlatmak, öğrendiklerimizi paylaşmak bir zorunluluk olmuştur.
Sistem trafik ışık direğine monte edilmiş dik dörtken biçimli bir kutudan oluşmaktadır. Bu kutuyu karşınıza aldığınızda size doğru bakan yüzünde büyükçe bir buton ve hangi yöne doğru yürüyeceğinizi gösterir bir kabartma ok bulunmaktadır. Bu butona basıldığında eğer sisteme kaydedilmişse hangi kavşaktaki trafik ışıklarında olduğunuz, kavşağın veya caddenin yapısı size sözlü olarak aktarılır. Daha sonra ışığın araçlara veya yayalara geç durumunda olduğu lütfen bekleyiniz yada karşıdan karşıya geçebilirsiniz sözleri ile size aktarılır. Sistem yapılan ayarlamaya göre yayalar için geçme süresinin bitmesine 10 yada 5 saniye kala geri saymaya başlar. Milyonlarca defa test edilmiş buton işitme kaybı olan görme engelliler için de titreşim özelliğine sahiptir.
Eğer bekleme esnasında eliniz butona dokunur vaziyette beklerseniz; karşıya geçebilirsiniz mesajı ile birlikte butonun titrediğini hissedeceksiniz. Ayrıca sistemde trafik ışığının görme engelli tarafından kolayca bulunabilmesi için bir sonar sinyali mevcuttur. Lamba direğinin 3 metre çevresinden duyulabilen bu sinyal ortam gürültüsüne göre kendini ayarlama özelliğine sahiptir. Bu sistemden görme engellinin taşıdığı bir kumanda ile de yararlanmak mümkün. Elde yada boyna asılarak taşınan bu kumanda sayesinde görme engelli ışığa belli bir mesafe kala yaklaştığı kavşağın hangisi olduğunu duymaya başlar. Bunu yapmak için kumandanın üzerindeki butonu basılı tutarak iyi çekmeyen bir el radyosunda olduğu gibi kumanda cihazını eli ile sağa sola döndürerek yayını netleştirmeye çalışır. Bu da kullanıcıya döğru yöne yürüme şansı verir. Biraz daha yaklaştığında ışığın durumu hakkında bilgi almaya başlar. Işığa 3 metre kala kumandanın fonksiyonu biter. Amerikada (talking signs) adı verilen bu sistem resmi daireler, alış-veriş merkezleri gibi yerlerde yürüyen merdivenleri, asansörleri, danışma vb yerleri bulmak; durağa yaklaşan otobüsü öğrenmek gibi birçok alanda görmeyenlere hizmet vermektedir.
2000 yılında öğrenciliğim esnasında internette yaptığım bir araştırmada tanımış olduğum sistemi yakından görmüş olmanın sevincini 5 yıl sonra ülkeme gelmiş olması biraz da olsa azalttı açıkçası. Şimdi çoğunuzun yola kazılmış bir çukuru da acaba ben içini doldurmadan haber verir mi? dediğinizi duyar gibiyim. Eğer insana değer verilirse neden olmasın!