1. Bilgisayar kullanımı, çok televizyon seyretme veya okumak gözümüze zarar verir mi?
Hayır. Günlük hayatımızda sık yer alan bilgisayar kullanma, televizyon seyretme yada kitap okuma gibi aktivitelerin gözlerimize kalıcı zararı yoktur ancak bu gibi dikkat gerektiren aktiviteler sırasında göz kırpma sayısı azalmakta, gözyaşı daha çok buharlaşarak göz yüzeyinde kuruluk oluşturmaktadır. Bunun sonucu olarak yanma, batma, sulanma, kızarıklık gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bu belirtiler rahatsızlık verdiğinde, oda havasının nemlendirilmesi, her 10-15 dakikada bir, 30 saniye kadar gözlerimizi sık kırpıştırıp pencereden uzaklara bakmak gibi tedbirler faydalı olabilir. Kirpik dibi iltihapları ve kepeklenmeleri, göz kuruluğu, alerji gibi göz hastalıklarında bahsedilen belirtiler çok daha fazla oluşmaktadır, böyle durumlarda bir göz doktoruna kontrol olmakta fayda vardır.

 

2. Katarakt nedir?
Göz merceğimizin çeşitli sebeplerle saydamlığını kaybederek ışık geçirmez hale gelmesine
katarakt denir. En sık sebebi yaşlılıktır, saçlarımızın beyazlanması gibi göz merceğimizde yaşla birlikte saydamlığını kaybeder ve görmede bozulmaya neden olur.

 

3. Katarakt’ın tedavisi nasıl yapılır?
Kataraktın tedavisi cerrahidir. Gözlük, damla yada ameliyatsız başka yöntemlerle tedavisi söz konusu değildir. Modern katarakt cerrahisinde saydamlığı kaybolmuş olan göz merceği alınarak yerine suni bir mercek yerleştirilir. Fakoemülsifikasyon yada halk arasında bilinen ismiyle lazerle dikişsiz katarakt cerrahisi, günümüzde kullanılan en modern yöntemdir. Bu yöntemde göze açılan 3 milimetrelik bir delikten içeri sokulan cihazla göz merceği eritilerek dışarı emilmekte yerine katlanarak bu boyda bir delikten geçer hale getirilen suni mercek konulmaktadır. Bu ameliyat 15 dakika civarında sürmektedir. Anestezi göz çevresine yapılan bir enjeksiyon ile ya da iğne yapmadan sadece damlalarla sağlanmaktadır. Özel durumlar hariç genel anestezi yani narkoza ihtiyaç yoktur.

 

4. Dinlendirici gözlük nedir?
Halk arasında yanlış bir inanış olan dinlendirici gözlük kavramı sadece ülkemize özgü gözlük satışı arttırmaya yönelik bir tür kandırmacadır. Gözlük kırma kusuru (miyopi, hipermetropi, astigmat) olan gözlerde bu kırma kusurunu düzelten bir yardımcı cihazdır. Kırma kusuru olmayan gözlerde daha iyi görme sağlamayacağı
gibi, göz yorgunluğunu da önlemez. Kırma kusuru olmayan hastalarda gözlüğün psikolojik bir rahatlamadan başka faydası yoktur, hatta başağrısı ve göz yorgunluğuna sebep olabilir.

 

5. Miyopisi olan hastalarda gözlük kullanmak, miyopiyi azaltır mı? Arttırır mı?
Kullandığımız gözlükler sadece taktığımız sürece görüntüyü ağ tabakası üzerine odaklayan yardımcı cihazlardır. Özellikle miyopik hastalarda kullanılan gözlüğün tedavi edici yada miyopiyi ilerletici bir etkisi yoktur. Bir diğer söyleyişle gözlük kullanmakla, göz numaramızın değişimini etkileyemeyiz.

 

6. Astigmat nedir?
Astigmat gözümüzdeki kırma kusurunu tüm eksenlerde aynı olmayıp bazı eksenlerin daha kırıcı bazı eksenlerin de daha az kırıcı olması durumudur. Bir göz hastalığı olmayıp bir tür kırma kusurudur. Astigmatı olan hastaların gözlük kullanmaya daha zor alışması, astigmatik kırma kusuruna oluşan uyumun gözlükle bu kusur ortadan kaldırıldığında bir süre daha devam etmesidir. Bu nedenle astigmatlı camlara alışmak daha zordur ve eğer doktorunuz bu tür bir gözlük önermişse sürekli kullanarak alışmak, bir gün takıp, bir gün takmayarak rahatsızlık çekmeye göre çok daha kolaydır. Genellikle hastalar gözlüklerine 1-2 haftada alışmaktadırlar.

 

7. Lazer nedir?
Lazer doğrusal olarak dağılmadan iletilebilen bu nedenle de yoğun bir enerji taşıyan bir tür ışıktır. Lazere en yakın benzetme, mercek kullanarak güneş ışığı yardımı ile kağıt yakılmasıdır. Laser sayesinde ışık geçiren dokulardan enerji iletilebilmekte ve hedef dokuyu yakma, parçalama gibi işlemler yapılabilmektedir. Gözde laser en sık şeker hastalarında göz dibi kanamalarının tedavisin de, göz tansiyonunun tedavisinde ve kırma kusurlarının düzeltilmesinde kullanılmaktadır.

 


8. Lazerle kırma kusuru (miyopi, hipermetropi ,astigmat) tedavisi nasıl yapılır ve kimlere uygulanır?
Son yıllarda moda olan bu tedavi yönteminde gözün önünde yer alıp bir mercek görevi gören saydam kornea tabakası traşlanarak bu dokunun kırma gücü değiştirilmekte ve kırma kusuru düzeltilmektedir. Laserin bu işlemde kullanılması bu traşlamayı çok düzgün ve kısa sürede yapabilmesi nedeniyledir. Kırma kusurları bir
hastalık olmayıp bir tür estetik kusur sayılabileceğinden bu yöntem bir tedavi, değil bir düzeltmedir. Gözlük ve kontakt lens kullanmak istemeyen hastalara önerilir. En başarılı olduğu grup miyoplardır. Her cerrahi işlemde olduğu gibi düşükte olsa komplikasyon ortaya çıkması ihtimali vardır bu nedenle bu yöntemi uygulatmak isteyen hastaların konunun uzmanı bir merkezde işlem konusunda iyice bilgilenmeleri avantaj ve dezavantajlarını öğrenmeleri gerekir.

 

9. Çocuklarda göz muayenesi ilk kaç yaşında yapılmalıdır?
Yanlış bir inanış çocuklardaki göz sorunlarının büyüdükçe geçeceğidir. Çocuklardaki birçok göz sorunu çok acildir ve hemen tedavi gerektirir. Yeni doğan döneminden itibaren uzman göz doktoru çocukların gözlerini muayene edebilir. Özellikle dıştan görünen, göz bebeğinde beyazlık, kayma, şaşılık, çapaklanma, gözlerde şekil bozukluğu, kapaklarda düşüklük gibi belirtiler genellikle acil tedavi gerektirir. Örneğin, tek taraflı doğuştan kataraktlar ilk 1-2 hafta arasında ameliyat edilmedikleri takdirde bu gözler görme yeteneğini kalıcı olarak kaybetmektedirler. Bu nedenle yukarıda bahsedilen ya da ailelerin normal olmadığını düşündüğü bir belirti varsa
bebek hemen göz doktoruna götürülmelidir. Hiçbir sorunu olmayan çocuklarda ise 3-4 yaşlarında yapılacak bir muayene göz tembelliğine yol açabilecek kırma kusurlarının tedavisi için çok önemlidir. Birçok göz problemi eğer çocuklukta başlamışlar ise 8 yaşından sonra tedavileri zorlaşmakta ve göz tembelliği gibi tedavisi
çok zor durumların ortaya çıkmasına neden olmaktadırlar.

 

10. Neden 45 yaş sonrasında yakını iyi göremeyiz?
İnsan gözü yakını görebilmek için odaklama yapmak zorundadır. Bu odaklama gücü göz merceğinin şeklini değiştirmesi ile mümkündür. 45 yaştan itibaren sertleşen göz merceği eskisi kadar iyi odaklama yapamadığından yakın görme zorlaşır ve odaklamaya yardımcı gözlük kullanımı gerekir. Yaygın inanışın aksine yakın gözlükleri odaklamadaki bozulmayı hızlandırmazlar. Hastaların gözlük takmalarına rağmen gözlük numaralarının ortalama her iki yılda bir 0.25 artması gözlüğün gözü bozmasından değil yaşın ilerlemesinden kaynaklanan doğal bir durumdur.

 

Engelsiz Erişim Derneği Twitter Zaman Akışı