TFF: Etik Kurulu Talimatının 22. Maddesinden engellilerle İlgili Ayrımcı Söylemi Temizle

Değerli Dostlar, TFF etik kurulu talimatının yaptırımları düzenleyen bölümünde, uyarma, kınama cezalarıyla birlikte, engelli sporcularla ilgili organizasyonlara katılmak bir yaptırım olarak kabul ediliyor. Bu ayrımcı söylemi birlikte durdurmaya ne dersiniz?

Eğer yanıtınız evetse sizi aşağıdaki linge girerek konuyla ilgili change.org içinde açtığımız kampanyayı imzalamaya davet ediyoruz.

www.change.org/engellilikcezadegil

Geçtiğimiz haftalarda oynanan galatasaray-Fenerbahçe derbisi sırasında yaşanan olaylar nedenyle, TFF Etik Kurulu’na sevk edilen oyuncu Melo ile gündeme düşen olası etik kurul cezaları, içerdiği ayrımcı ve nefret yüklü söylemlerden dolayı engelli bireylerin tepkisini toplamıştır. TFF Etik Kurulu Türk futbolunun etik değerleri ve toplumdaki saygınlığının korunması için kurulmuş bir kurumdur. Kurumun amaç, çalışma esasları, görev ve yükümlülükleri “Etik Kurul Talimatı” ile belirlenmektedir. Bu talimatın “Yaptırımlar ve Son Hükümler” başlığını taşıyan altıncı bölümünün 22.2. maddesi şu şekildedir:

“Kurul, ihlalin niteliğine göre, uyarma, kınama, huzurda kınama, yazılı ya da görsel medya aracılığı ile kınama veya ihlalin toplumdaki olumsuz etkilerini gidermeye yönelik olarak kişinin konferans vermesi veya engelli sporcularla ilgili organizasyonlara katılması gibi sportif ve eğitici yaptırımlara karar verebilir.”

Bu ifadede, engelli sporcularla ilgili organizasyonlara katılmanın, kınama ve uyarı gibi ceza niteliği taşıyan olumsuz sonuçlarla eş tutulması, Anayasa’nın 10. Maddesinde belirtilen “Kanun Önünde Eşitlik” ilkesine açıkça aykırıdır. Engellilerle ilgili bir organizasyona katılmak, herhangi bir davranışın cezası olarak sunulamaz. Etik Kurulun ilgili maddesindeki yere engelliler yerine “bir kulüp başkanı veya federasyon başkanıyla bir gün geçirmek” gibi bir ifade kuymayı denerseniz, durumun vehametini anlamak daha kolay olabilir.

Engellilere ve her türlü farklılığı olan bireylere yönelik, nefret söylemlerini ve ayrımcılık uygulamalarını ortadan kaldırmak için pek çok çaba sarf edilen bu günlerde, Türk futbolunun etik değerlerinin bu gibi cezalarla korunmaya çalışılması, yalnızca utanç verici bir söylemdir. Tıpkı Kulüpleri cezalandırmak için seyircisiz oynama yaptırımı yerine  kadın ve çocukların ortaya atılması gibi, burada da engelliler ayrımcı ve ötekileştirici bir dilin nesnesi haline getirilmektedir.  Engellilik, ne bireyler, ne aileler, ne de toplumlar için bir ceza değildir. Engelli insanlar, yalnızca farklı gereksinimleri olan vatandaşlardır ve kanun karşısında tüm vatandaşlar eşittir.

EEEH Dergi ve Engelsiz Erişim Derneği öncülüğünde harekete geçen, Her türlü farklılığa yönelik ayrımcılık ve nefret söylemine karşı olan bireyler olarak, bu talimatnamenin acilen değiştirilmesi ve bu yüz kızartıcı ifadenin cezalar arasından çıkarılması için sizlerin de desteğini rica ediyoruz.