Değerli Dostlar geldik müthiş bir festivalin son gününe. Dün yine dolu dolu bir günü geride bıraktık. Saat 12: civarı stantlarımızı kurduk Güney Kampüs meydanına. Önce, Kobani’deki çatışmalarda hayatını kaybeden Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Suphi Nejat Ağırnaslı’nın anma yürüşünü hep birlikte izledik. Ardından etkinliğimiz başladı. Bir çok ziyaretçimiz vardı. Türkan Sabancı Görme Engelliler okulu öğretmen ve öğrencileri bizlerleydi. Renk tanıyıcıyla kıyafetlerinin renklerini öğrenip, Dünya küresindeki sesli etiketlerle kıtaların ve okyanusların yerini keşfedip, erişilebilir stant oylama kabinimizde oylarını kullandılar.

Uğur Okullıar öğrencileri de bizlerleydi, Ayça ablalarıyla Scrabble Oynayıp, Eylem ablalarının yaptığı enfes kokuları içlerine çektiler.

Ya adem Abi’nin müthiş ekmeğine ne demeli? Tüm güney kampüsü bir ekmek kokusu sardı. Bugün de kek yapıyoruz gelip tatmak istemez misiniz?

Birbirinden Renkli Stantlarımız çok Beğenildi. Ankara’dan Konuğumuz olan MTA grubunun sergilediği binlerce yıllık fosiller, dinazor kabartmaları, mermerler çok ilgi çekiciydi.

Braille Masası yine en popüler masamızdı. Başında Öğrencimiz Seda duruyordu. Satranç ve tavla masalarında maçlar hiç Bitmedi. Matematik masasında yunus ilgiç geometrik şekilleri erişilebilir biçimde nasıl çizebileceğini anlattı izleyicilere.

Tandem bisikletçiler hep güney kampüsteydi. hepimiz bir güney kampüs turu attık tandem bisikletlerle .

Gamze tüm stantlarla ropörtajlar yaptı ve bu sırada Akdeniz Üniversitesi teamtalk platformundan yayına geçtik. Bugün de saat 13:00 civarı aynı platformdan yayına başlamayı planlıyoruz.

Böylesine heyecan verici günün akşamı yine Muhteşemdi. Homo İbretus ve Tırakyalı Rıfkı Tezcan’ın atışmaları Tüm seyircileri kahkahaya boğdu. Ardından da Homo İbretus Yani İlke Çeperli, Rıfkı Tezcan, yani Ali Öztürk, Seçil Arıkan ve Engin Yılmaz ile tüm salondaki konuklar toplumun engellilik algısı üzerine mini bir söyleşi yaptı.

Artık festivalimizin dördüncü ve son günündeyiz. Biz çok çok keyif aldık herşeyden. Bu hafta sonu gününde, sizleri de bu keyfe bekliyoruz. Yine akşama dek farkındalık stantlarımız açık kalacak. Belki oylama standında yepyeni bir teknolojiyle tanıştırabiliriz sizleri. Merak ediyorsanız orada olun.

Ve akşam Festivali müthiş bir gitar dinletisiyle sonlandıracağız. Onur Yılmaz yine Garanti Kültür Merkezi 1 nolu salonda kulaklarımızın pasını silecek.

İşte Onur Yılmaz’ın hayatından bir kesit.

 

1982 yılında İstanbul’da doğdu. Akademik müzik eğitimine, ekim 1992 tarihinden itibaren Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı gitar bölümü hazırlık sınıfında Ertan Birol’un öğrencisi olarak başladı. Eğitimine aynı okulun orta, lise ve lisans dönemlerinde de  devam eden Onur Yılmaz; 2004 yılında Ertan Birol’un öğrencisi olarak gitar bölümü lisans döneminden, 2010 yılında da Soner Egesel’in öğrencisi olarak yine aynı okulun yüksek lisans döneminden başarı ile mezun oldu.

 

Solo ve oda müziği olarak  Rönesans’tan günümüze geniş bir repertuvara sahip olan ve aktif konser kariyerini sürdürmekte olan Onur Yılmaz, bunun dışında Jan Erick Peterssen, Johannes Möller, Uros Dojçinoviç, Cem Duruöz, Marco Tamayo gibi bazı önemli gitarcıların Masterclass ve özel derslerinde aktif katılımcı olarak yer almış olup, İstanbul Mavi Martı Uluslararası Gitar  Festivali (2006) çerçevesinde yapılan gitar yarışmasında üçüncülük ödülünü; 21-23 mayıs 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilen Cemal Reşit Rey İstanbul gitar günleri kapsamında yapılan gitar yarışmasında birincilik ödülünü almıştır.

 

 

Tüm yaşamı Eşit, Erişilebilir ve engelsiz Kılma temalı festivalimize hepinizi bekliyoruz.