Eşit, erişilebilir, Engelsiz Hayat dergisi dostlarımız, EEEH Dergi takipçileri merhabalar. İki güzel haberi sizinle paylaşmak için yazıyoruz bu, biraz uzunca yazıyı. İlki Malum ekim ayı festival ayı ve Ekim ayı EEEH dergi için özel sayı ayı. Yazarlarımızın seçtikleri güzel yazılarıyla ilgili detayları aşağıda bulacaksınız.

İkincisi ise bizimle ilgili bazılarınızın nihayet diyeceği heyecan verici bir haber . tam 67 sayıdır kahrımızı çeken web sayfamızın alt yapısını emekliye ayırdık.

http://eeeh.engelsizerisim.com

artık yeni ara yüzüyle yeni evinden sesleniyor tüm okurlarına. Bu alt yapımız çok daha dinamik, çok daha yenilikçi, çok daha erişilebilir.

Neler mi var sizleri bekleyen? işte yalnızca bazıları.

·       Dergimizde artık anahtar sözcük yazarak veya gelişmiş arama bölümü üzerinden arama yapabilmeniz mümkün.

·       Üyelerimiz artık yazıların altına yorum yapabilecek.

·       Bizlere yazı göndermek isteyen konuk yazarlarımız dosyalarını konuk yazarlık bağlantısından kolayca gönderebilecek.

·       dergi sayılarını yıllara göre görüntüleyen çok daha sade bir görünüm karşılayacak ana sayfada hepimizi.

·       dergimize abone olanları bekleyen bambaşka avantajlar var Bugün ve ileriki günlerde.  Her zamanki gibi dergi sayısını tam olarak indirebilme ve yazıların pdf dosyalarına ulaşmak da sitemizin abonelerimize özel güzellikleri arasında.

Kısacası sizlerle çok daha hızlı ve pratik yollarla buluşmak için yeni evimizin olanaklarından sonuna dek yararlanmak hedefimiz.

 

Değerli dostlar, sizlere böyle bir duyuruyu yapabilmemiz bilişim ekibimizden Uğur Gürbüz ve Burak Sarı'nın koordinasyonu altındaki yoğun çabalarla mümkün oldu. Uğur’un her isteğimize anında yanıt veren mükemmel web tasarım deneyimi ve motivasyonu, Burak Koordinasyonunda Gülcan Altın, Nurşen Sunar Korkmaz Ve Rıdvan Çırpanın müthiş emekleri sayesinde eski sitemizdeki tüm sayılar yeni sitemize başarıyla taşındı. Bu vesileyle tüm bilişim ekibimize teşekkür ediyoruz.

Ayrıca sizlerin de geri bildirimlerini duymak ve uygulamaktan mutlu olacağız. Son bir hatırlatmayla sonlandıralım bu faslı ve geçelim 68. Özel sayıyla ilgili ayrıntılara. Sitemize daha önce üye olan arkadaşlarımızın şifrelerini sıfırladık. Lütfen size gelen iletideki yönergeleri takip edin veya şifremi unuttum diyerek şifrenizi yenileyin. verdiğimiz bu rahatsızlık için tüm üyelerimizden özür dileriz.

 

Herkese daha eşit, erişilebilir, engelsiz günler.

Bildiğiniz gibi 10 Ekim’de Levent Özçelik Ve Erdoğan Arıkan’ı konuk ettiğimiz etkinlikle Beyaz baston ve Erişilebilirlik festivalimiz başlıyor. 11 12 Ekimde Bizler de EEEH Dergi standında sizleri bekliyoruz. Üstelik Özel sayımızı kara kodlu biçimde bastık. Yeni hem körler hem görenler için enfes bir erişilebilirlik çalışmasına imza attık. Peki bu müthiş sayıda neler var dersiniz?

EEEH Dergi Sayı 68, Ekim 2019

Bağlantısından girip hemen öğrenebilirsiniz. Ama yine de biz geleneği bozmayalım ve Bu özel sayımızın Editörden yazısını yazan Beyza’ya kulak verelim.

 

68. Sayı: Ekim 2019

, | Yıl: 2019, | Ay: Ekim
Editörler: Burak Sarı, Meral Sözen
Yazım Denetimi: Gülcan Altun, Canan Çam Yücel.
Web Sorumlusu: Burak Sarı
Yayınlayan: Engelsiz Erişim Derneği





İletişim Bilgileri



Web:

eeeh.engelsizerisim.com

E-Posta:

eeehdergi@gmail.com

 

Facebook:

www.facebook.com/eeehdergi

Twitter:

www.twitter.com/eeehdergi


Editörden

 

Merhaba sevgili okurlar,




Bu sene altıncısı gerçekleştirilen Beyaz Baston ve Erişilebilirlik Festivali vesilesiyle, okumalara doyamadığınız yazılarımızdan derlediğimiz bir özel sayıyla karşınızdayız. Hem de bu sefer konuk yazarlarımızdan seçkilerimiz de bulunmakta… Hal böyle olunca bu sayıda engellilik tarihinden erişilebilirliğe, aktivizmden kimliklere, ruh sağlığından bağımsız seyahat denemelerine kadar her şey var. Sonbaharın son güneşli günlerinde, herkese keyifli okumalar diliyor ve hepinizi sayımızın içeriğine bir göz atmaya davet ediyoruz. Bakalım, geçtiğimiz sene en sevdiğiniz yazı özel sayımızda kendine yer bulabilmiş mi?




Öncelikle, dergimizde yakın zamana kadar onlarca güzel yazı yazmış, son zamanlarda biraz dinlenmeye ayrılmış, hepimizin özlediği yazarlarımız Deniz ve Elif’in sağlamlığı sorgulayan yazılarıyla başlıyoruz. Deniz bu sorgulamayı, toplumun engellilerin üreme haklarına karşı tutumunu, Elif ise çevremizdeki sağlamların ve onların sağlamcı normlarının üzerimizdeki etkisini anlatarak gerçekleştiriyor.

Engellilik Tarihine Ve Bugüne Üreme Hakkı Açısından Bir Bakış

Etrafımızdaki Sağlam Duvarlar

 

Sevgi, “ben sıradan biriyim” diyerek söz konusu sağlamcılığa cevabını çok sade bir şekilde veriyor.

Sıradan Biriyim

Burak ve Meral ortak yazdıkları öyküde farklı kelimelerle aynı şeyi anlatıyorlar, “herkes biraz her şeydir”

Aksi Gölge

 derken… Hatta o kadar ki, engelli kişiler de katil, hırsız, tacizci, tecavüzcü olabilir. Ancak, konuk yazarımız Habil’in yazısından belli oluyor ki, polisiye edebiyat henüz bu durumun çok da farkında değil ve böylece toplumdaki sağlamcı algıyı devam ettirip duruyor.

Toplumdaki Sakat Algısının Edebiyattaki Yüzü Polisiye Türünün Sakat Olmayan Sakat Katilleri

Madem bir konuk yazarla başladık, yine onlarla devam edelim. Günlük yaşamlarımızda hepimiz engelimizle ilgili çok farklı tepkiler alabiliyoruz. Mustafa’nın yazısında bu tepkiler esprili bir şekilde sıralanıyor.

Etkiye Tepki

 Tabii, her şakanın altında bir gerçek payı olduğunu da unutmamalıyız. Ayrıca, engelli kişilerin aldığı olumsuz tepkilerden yalnızca kendileri değil, arkadaşları da etkileniyor. Bir körün arkadaşı olarak izlenimlerini paylaşan Zerrin, asıl engelin başkaları olduğunu vurguluyor.

Körün Arkadaşı Olmak

 Bunların aksine, Bilge ise yazısında herkes gibi olmanın, herkes gibi davranılmanın huzurunu anlatıyor.

Bir Yolcu

 Batuhan’ın yazısında ise her insan gibi bağımsız bir seyahat gerçekleştirmenin ne kadar güçlendirici bir deneyim olduğunu okuyoruz.

İçim Kıpır Kıpır


Beyaz Baston ve Erişilebilirlik Festivali demişken, Gülcan toplumun halen erişilebilir olmayışına ve hatta kimsenin bunu yeterince umursamayışına olan şaşkınlığını ancak cevapsız kalan bazı sorularla ifade edebiliyor.

Cevapsız Sorular

 Canan da bir az gören olarak hem körlerin hem görenlerin arasında yaşadığı erişilebilirlik, dahil olma ve kimlik sorunlarına değiniyor.

Az Gören Olmak Bir Kimlik Karmaşası Mıdır?

 Erişilebilirliği ve kapsayıcılığı yeterince umursamayan toplum, bazen de engellilere ayrıcalıklar tanımaya çalışıyor, peki bunlar gerçekten de engellilerin yararına mı oluyor? Cevabı Engin’in yazısında…

Kafes Ve Parmaklıklar

Bunun yanında, erişilebilirliği genellikle hayatımızın rutinine dair durumlar için tartışırız. Ancak, tam da bugünlerde, depremler gündemdeyken, olağan dışı durumlarda engellilerin güvenliği konusunda ne yapılacağı, erişilebilirliğin nasıl sağlanacağı tartışması için Bahar’ın yazısına göz atabilirsiniz.

Rutinden Olağan Dışına

 

Erişim sorunlarıyla, sağlamcılıkla, pozitif ayrımcılıkla mücadele etmeye çalışan engelli hakları aktivistlerimiz tabii ki var; ancak İlke, sağlamcılığa karşı kimsenin bağışıklık sahibi olmadığını vurguluyor.

Dosta Düşmana Bastonu Dik Tutmak

Beyza da aynı şekilde, engellilik alanında yer alan aktivistler olarak, ruh sağlığı konusunda ne kadar sağlamcı olduğumuzu sorarak iğneyi kendimize batırmamızı sağlıyor.

Ruh Sağlığı Bir Sakatlık Meselesidir


Biz demiştik, gördüğünüz gibi dolu dolu bir sayı oldu. Emeği geçen yazarlarımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz. Bir sonraki sayıda yepyeni yazılarla buluşmak üzere…