• 08 Şubat 2025 Cumartesi
  • Toplam Okunma: 856

Bilgiye erişim görenlerin tekelinde olmak zorunda mı? Kitap, insanlık tarihi boyunca farklı şekillerde biçimlendirilmiştir. Bazen taşların üzerine işlenmiş bazen de çivi yazısı olarak tarihe geçmiştir. Kısacası insanlığın o günkü ihtiyaçlarına ve imkânlarına göre şekillenmiştir. İhtiyaç ve imkânlarına göre. Yani tekbir şekle bağlı kalmamış. Oysa bugün teknoloji bu kadar gelişmiş, kitaplar bilgisayar ve telefonlara sığacak hale gelmişken hala körler yeni çıkan kitap ve dergilere herkesle aynı anda erişemiyor. Tarihsel gelişimin çeşitliliğine nazire yapar gibi tek bir kitap formu dayatılıyor.

 

Burada da “sağlamcılığın” hükmü yürüyor. Kapsayıcılık gözetilmiyor ve körlere kitaba erişmek için ekstra efor sarf etmek düşüyor. Bilginin kimsenin tekeline sığmadığı bu çağda ses ver, görme engelliler de yeni çıkan dergi ve kitaplara herkesle aynı anda, erişilebilir şekilde ulaşabilsin. Biz Eğitimde Görme Engelliler Derneği, Engelsiz Erişim Derneği, Görme Engelli Evrensel Hukukçular Derneği ve Körüz Biz Derneği olarak, görme engellilerin kitaba erişimini sağlamak amacıyla Kültür Bakanlığı'na yönelik bir imza kampanyası başlatıyoruz.

 

Görme engellilerin bilgiye ve eğitime erişimi temel bir insan hakkıdır. Bu hak, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi (Madde 21 ve 24) Marakeş Antlaşması ve Türkiye'deki kanunlarla (5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Ek Madde 11 ve 6279 Sayılı Kanunun Madde 8) güvence altına alınmıştır. Ancak mevcut durumda görme engelliler için kitaplara ve diğer bilgi kaynaklarına erişim hala büyük bir sorundur. Görme engellilerin kültürel, sanatsal, bilimsel ve edebi eserlere erişim hakkını güvence altına alan 6279 sayılı kanun, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na doğrudan sorumluluk yüklemektedir. Kanun 2012 yılında yürürlüğe girmesine rağmen bugüne kadar uygulanmamıştır. Bu kanunun 8. Maddesi, belirli eserlerin görme engellilere sunulmak üzere Millî Kütüphaneye gönderilmesini öngörmektedir. Benzer şekilde, Çoğaltılmış Fikir ve Sanat Eserlerinin Derlenmesi Hakkında Yönetmelik de bu eserlerin telif sorunları olmaksızın görme engellilerin hizmetine sunulmasını düzenlemektedir. Ancak bu düzenlemelerin yürürlüğe girmesinden bu yana hiçbir adım atılmamıştır.

 

Bu kampanya ile hedefimiz Kültür Bakanlığı'nın görme engellilere yönelik sorumluluklarını yerine getirmesini, görme engellilerin ihtiyaçlarını karşılayan daha fazla kitap ve bilgi kaynağının erişilebilir hale getirilmesini, tüm dijital ve basılı kitapların görme engellilerin kullanımına uygun formatlarda sunulmasını sağlamak ve eğitim ile kültür kurumlarının görme engellilere yönelik hizmetlerin artırılması konusunda bilinçlendirilmesi ve teşvik edilmesidir. Bilginin erişilebilir kılınmasının önemini vurguluyor ve bu haklarımızın uygulanması için gerekli yasal ve eylemsel mücadelemizde imzanızla yanımızda olmanızı istiyoruz. Francis Bacon'un dediği gibi "Bilgi güçtür." Bu sözün hala geçerliliğini koruduğunun bilinciyle, insanın kendini gerçekleştirme ve maddi-manevi varlığını geliştirme yolunun bilgiden geçtiğine inanıyoruz. Bu önemli mücadelemizde başarıya ulaşmak için sizin desteğinize ihtiyacımız var. Siz de bu kampanyaya katılarak imzanızı atın ve görme engellilerin bilgiye erişim hakkını savunun. İmza ve paylaşımlarınızla, çoktan çözülmüş olması gereken bir problemi tarihin tozlu sayfalarına göndermeye ne dersiniz? Dayanışmanın gücüne inanıyoruz. İnanıyoruz ki imzalarımız aynı zamanda bilinçlenme aracına dönüşecek, “sağlamcılığın” kalesinde gedikler açacaktır.

 bir imza da sen at.